Alevilik
Harabati Baba Tekkesi Meclis Gündeminde
Dersim Milletvekili Hüseyin Aygün, Makedonya’da bulunan 500 yıllık Bektaşi Harabati Baba Tekkesi’ne İslam Birliği’nin yaptığı baskıyı Meclis gündemine taşıdı.
Dersimnews.com – Makedonya’da bulunan 500 yıllık Bektaşi Harabati Baba Tekkesi, “İslam Birliği” ve “Tetova Müftülüğü”nün baskısıyla karşı karşıya. Harabati Tekkesi’ni camiye çevirip, Bektaşileri sünnileştirmek isteyen “İslam Birliği” örgütünün baskı Meclis gündemine taşındı.
Konuyla ilgili CHP Dersim Milletvekili Hüseyin Aygün, Dışişleri Bakanı Sayın Ahmet DAVUTOĞLU tarafından yazılı olarak cevaplandırılması istemiyle soru önergesi verdi.
Aygün’ün verdiği önerge şöyle:
“Harabati Baba Tekkesi, Makedonya’nın Kuzeybatısı’nda bulunan Kalkandelen kentinde yer alır. Tekke, 1538 yılında Sersem Ali Baba veya Server Ali Baba adlarıyla anılan Bektaşi babası tarafından kurulmuştur. Tekkenin kurucusu olan Sersem Ali Baba, Kalkandelen’e gitmeden önce Bektaşilik’te ‘dedebabalık’ makamını kuran ve 1520’de ilk ‘dedebaba’ olarak Hacıbektaş’taki dergâhta, bu posta oturan kişidir. Kalkandelen’de bulunan tekke, adını Sersem Ali Baba’nın hakka yürümesinden sonra yerine geçen Harabati Baba’dan almıştır.
16. yüzyılda Malatya’dan Kalkandelen’e giden Harabati Baba, tekkeyi dergâha dönüştürmüştür. Dergâhın geniş bahçesinde yüzyıllar boyu tarım ve hayvancılık yapılmıştır. 1945 yılında kapatılan dergâh, 1948’de yakılma girişiminde bulunulmuş ve ayrıca, Yugoslavya döneminde ise yapılar turistik bir tesise dönüştürülmüştür. Yugoslavya’nın dağılması ile 1992’de dergâhın Kış Evi ve Meydan Evi gibi bazı bölümleri yeniden açılarak canlandırılmıştır.
Kalkandelen’deki (Tetova) 500 yıllık tekkede yaşayan Derviş Abdul Muttalip Bekiri’nin beyanında Harabati Baba Dergâhı’nın mevcut durumunu şu şekilde ifade etmektedir: “2002 yılı Ağustos ayında 50 kişilik Selefi bir grup kalaşnikoflarla bizim Bektaşi meydanını gasp etti. Bütün binaları gasp edip bizi bir köşeye kapattılar. İbadet edebiliyoruz, ama rahat değiliz. Biz İslamız, Alevi tarikatıyız, kardeşçe bir çözüm istiyoruz. Bizim de bu güneş altında ibadetlerimizi bildiğimiz şekilde yapma hakkımız vardır. Biz camiye karşı değiliz. Onları da bayramlarımız aşureye, nevruza davet ediyoruz. Bize baskı yapanlar İslam Birliği ve Tetova Müftülüğü, Sünni kardeşlerimiz. Kendi şemsiyeleri altına girmemizi istiyorlar. Bu soruna Türkiye istediği an çözüm bulabilir. İki kez Başbakan ve bakanlarla görüştüm. Yardım sözü verdiler, ama bir şey çıkmadı. 2010 yılında tekkenin bir bölümü kundaklandı, evrakları yakmak istediler.”
Bu çerçevede,
Harabati Baba Tekkesi’nde yaşayan dervişler, ‘2002 yılından beri Selefi bir grubun tekkeyi işgal ettiğini ve konuyla ilgili Başbakan ile iki kez görüştüklerini’ ifade etmektedirler. Yapılan bu görüşmeler sonrasında Başbakanlık birimleri herhangi bir girişimde bulunmuş mudur?
‘2004 yılında NATO Helsinki Komitesi’nin, işgalci grubun dergâhtan çıkartılması yönünde kararı bulunduğunu, buna karşın Makedonya hükümetinin bu kararı yerine getirmediğini’ söylenmektedir. NATO Helsinki Komitesi kararının Makedonya tarafından yerine getirilmesi için Bakanlığınızın herhangi bir çalışması ya da çabası olmuş mudur?
Harabati Baba Tekkesi, ‘24 bin metrekare alana, arazisinde birçok yapı ve bahçeye sahip. Selefi grubun işgali nedeniyle Bektaşilere ibadetleri için yalnızca 80 metrekarelik bir alan bırakılmış durumda.’ Selefiler tarafından işgal edilen 24 bin metrekarelik bir alanın % 0.333’lük bir biriminde insanların ibadet yapmak zorunda bırakılması sizin için ne kadar adil ve vicdanidir?
Dergah dervişlerine baskı yapan İslam Birliği ve Tetova Müftülüğü ile herhangi bir temasta bulundunuz mu? Ya da bugüne kadar İslam Birliği ve Tetova Müftülüğü Bakanlığınız ile herhangi bir görüşme gerçekleştirmiş midir?
Dışişleri Bakanlığınız süresince bugüne kadar kaç kez ‘Balkan turuna’ çıktınız? Bu turlar esnasında ‘İslam Birliği yetkililerinin de sizi karşıladıkları’ doğru mudur?
2012 Aralık ayında Makedonya ziyaretiniz sırasında Makedonya İslam Birliği Başkanı Süleyman Recebi’ye hitaben ‘Türkiye kıyamete kadar arkanızda olacaktır’ şeklindeki beyanınız doğru mudur? Eğer doğru ise siz gerçekten T.C. Devleti adına mı konuştunuz yoksa kendi ‘stratejileriniz” adına mı?
Yapılan açıklamalara göre: ‘AKP hükümeti, Balkanlar’daki bu İslamcı yapılanmaya, siyasi desteğin yanında ekonomik destek de veriyor. Bu desteğin aracı, Türk İşbirliği ve Koordinasyon Ajansı (TİKA). TİKA, İslam Birliği’ne özellikle propaganda olanaklarının artması için yardım yapıyor” denilmektedir. Bu beyandan hareketle TİKA aracılığı ile Balkanlar’daki yapılanmaya yapılan ekonomik desteğin maliyeti kaç TL’dir? Hükümetiniz ne gibi siyasi destekler sağlamaktadır?
Harabati Baba Dergahına benzer, Balkanlarda başka işgal edilen Alevi-Bektaşi tekke veya dergahları bulunmakta mıdır? Eğer bulunuyorsa hangi ülkelerde ve isimleri nelerdir?”