Alevilik
Alevi Kültür Dernekleri: Altan Tan Alevilerden Özür Dilemelidir
Alevi Kültür Dernekleri Genel Başkanı Doğan Demir, Altan Tan’ı Alevilerden özür dilemeye davet etti.
Dersimnews.com – HDP Diyarbakır Milletvekili Altan Tan’ın Kemal Kılıçdaroğlu şahsında Alevilere yönelik söylediği nefret söylemine tepkiler sürüyor.
Alevi Kültür Dernekleri Genel Başkanı Doğan Demir, Altan Tan’ın sözlerine tepki gösterdi.
Demir’in “Altan Tan, Alevilerden özür dilemelidir” başlıklı yazılı açıklama şöyle:
“HDP Milletvekili Altan Tan’ın CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu nezdinde tüm Alevilere karşı sarfettiği sözler ne yazık ki Tayyip versiyonu bir söylemdir. Altan Tan bilmelidir ki Aleviler, insanı merkez alan bir inanca sahiptirler ve dolayısıyla insana secde ederler. Tayyip Erdoğan’ın seçim meydanlarında “Biliyorsunuz onun mezhebi bellidir” veya miting meydanlarında “Ben Kuranla büyüdüm, Kılıçdaroğlu’nun nezdinde Kuran’ın yerinin ne olduğu malum” diyerek din üzerinden siyaset yapmasıyla Altan Tan’ın söylemi arasında hiç bir fark yoktur. CHP’nin siyasetini beğenmeyebilirsiniz ama bunun üzerinden kalkıp bir inanca karşı nefretinizi ve kininizi kusmanızı doğru bulmayız. Altan Tan “Selahattin Bey ben inançlı bir müslümanım ve tek kıblemiz var o da Kabe’dir, böyle bir laf daha Kemal Kılıçdaroğlu’ndan duyulmadı” diyerek partisine yakışmayan sözler sarf etmiştir.
Farklı inançların, kültürlerin, kimliklerin buluştuğu, tüm ötekileştirilenler ve yok sayılanların var edilmeye çalışıldığı, farklılıkları zenginlik olarak kabul eden ve misyonunda eşitlik, kardeşlik ve hoşgörü olan bir partiye yakışmayan bu söylemi nefretle kınıyoruz. Altan Tan, yaptığı hakareti dolayısı ile tüm Alevi kamuoyundan derhal özür dilemelidir. HDP MYK yönetimi biz Alevilerin hassasiyetini dikkate alarak bu konuda gerekli adımları atmalı ve bu toplumu üzecek söz ve eylemlerin son bulması için partisinin çaba sarf etmesini diliyoruz.
Altan Tan’a cevap olması temennisiyle Büryani baba’nın bir nefesini paylaşıyoruz.
Softa biz tülaka takva değiliz, tarik-i nazenin yolumuz vardır.
Secde ademedir duvara değil, hak buyurdu bunu belimiz vardır.
Hakkın birliğinde Muhammed Ali, ta ezelden Kırklar kurdu bu yolu
Allah’ın şaşkını ey sersem kulu, hakikata vakıf delimiz vardır.”
VENGDAR
11/06/2015 at 20:05
Makale:
yazan VENGDAR (sosyal bilimci)
Alevilerin ve Zazaların hakları yok mu?
Geleceği yok mu? Dersimin özgürlüğü yok mu?
Tarihde, Osmanlılar Kürtleri eğiterek Alevi Dersimlilerin üzerine saldırttılar. Hatta sunni Zazaları da bu yolda zaman zaman kullandılar.
Bugün Kürtçülük hem Alevileri hem de sunni Zazaları kazanarak onların önünü kesmek istiyor. Bu kazanma hep gönüllü olmuyor. Bunda Kürtlerin sokak baskısı ve şiddeti önplandadır.
Bir de Zazalar ve Aleviler, Kürtlere destek verirken kendisine Türk devleti tarafından aralıksız sürdürülen haksızlığa ve baskılara son vermeyi arzuluyorlar. Bu yüzden Kürtlerle ortak, barışcı ve eşit haklara sahip bir hayat arzuluyorlar. Acaba Kürtler de böyle düşünüyorlar mı?
Bu durumda Kürt gruplarının ve partilerinin Alevilere ve Zazalara karşı iyi niyetini nasıl sezeriz, nasıl takip edebiliriz? Bu durum iki şeylen çok berak olarak anlaşılabilir:
a) Zazacaýa verdikleri hakiki değerlen,
b) Aleviliğe verdikleri gerçek değerlen sezilir ve tespit edilir.
Anlaşılıyor ki Kürt grupları Zazaları ve Alevileri kendine çekerek onları sırf asker olarak (yani gerila olarak, savaşcı olarak kullanıp harcamak niyetindeler). Yıllardır bunun dışında ve bundan başka bir şey yapmıyorlar. Açıkca görüyoruz ki Kürtler Zazacayı hep bastırıyor, Aleviliği de sırf sözde, sırf lafda bırakıyorlar. Ve sahip oldukları 15 Kürtçe TVden birini bile Zazacaya ayırmıyorlar. Bu yapmamanın bahaneleri çok. Bayen eleman yok diyorlar. Bayen ‚Hadi, gelin yapın ‚ diyorlar. Herşeyi lafda bırakıyorlar.
Kürt gruplarının, Kürt partilierinin samimiyetini bugün nasıl anlayabiliriz?
Tespitimiz: Kürt grupları dara düşünce Zazalardan, Alevilerden ve demokratlardan beklediği desteği alıyorlar. Ama belli doğrulunca, dardan çıkınca, yollu ve önü açılınca onları saymıyorlar, kenara atıyorlar. Hatta Alevileri suçluyorlar ve Zazlara baskı uyguluyorlar. Bizim kitleleri şiddeti ve hakareti içine alıyorlar. Çünkü para, silah, hüküm, emir Kürt gruplarının elindedir.
Ve Aleviler ve Zazalar bu örgütlerde aktifler, ama kendi meselesinde hala uyuyorlar ve onlara saf bir çocuk gibi güveniyorlar. Ve bu gruplardaki Aleviler ve Zazalar hak istemesini bilmiyorlar. Kürtler için canını verdikleri şeyleri kendine layık, kendine hak, kendine ihtiyaç, kendine hedef olarak görmüyorlar. Sırf Kürtlerin hak ve hedeflerine kilitlenmişler. Kendi yarını, kendi geleceğini ve kendi acılarını görmüyorlar. Bu ne kadar üzücü bir şey. Ne kadar kahr edici bir şey!