Dersim
‘Bu Dersim’i Sevmiyorum!’
Bir belediye başkanlığını kazanmak için adayların ideolojik üstünlük sağlamak için birbirine hakaret edecek boyutuna varan söylemleri beni rahatsız ediyor, beni değil sadece bütün halkımızı.
Dünya Dersimlilere düşman, Dersimliler birbirine düşman.
Bir belediye başkanlığını kazanmak için, insanların birbirini karaladığı bu şehri özlemiyorum.
İnsanların birbirine karşı sevgi ve saygının bittiği bu şehri özlemiyorum.
İnsanlarının birbirinin elini sıkmaktan kaçındığı bu şehri özlemiyorum.
Aşk , sevgi , dostluk ve yoldaşlık şehrinde birbirine düşman olmuş (feodal, sosyal faşist, küçük burjuvazi; yarı aydın -kemalist, celladına aşık söylemleriyle insanların birbirini kırdığı bir şehirde Marksist olsan, sosyalist yada yurtsever olsan ne çıkar!)
Ben o şehri acılarda sevmiştim, insanlarının birbirini sevdigi ,kucakladığı ve hakaret etmediği şekilde sevmiştim.
Bir belediye başkanlığını kazanmak için adayların ideolojik üstünlük sağlamak için birbirine hakaret edecek boyutuna varan söylemleri beni rahatsız ediyor , beni değil sadece bütün halkımızı.
Bu söylemler Dersim insanina yakışmıyor, aynı zamanda Dersim inanç ve kültürüne aykırı söylemler.
Ülkeyi Dersimli bir başbakan yada bir cumhur başkanı yönetse ne olur !
Dersimliler birbirine düşman olduktan sonra !
Sevgi ve saygı bittikten sonra neye yarar, o yüzden o şehri özlemiyorum…
Sevgi ve saygıyla kalın…
Hakkı Topaç

malim
09/03/2014 at 22:16
Ben hic sevmemistim.
Newdar
10/03/2014 at 22:40
Kam ke hore dost nêvineno, peniyede beno dısmenê ho!
Kendine dost bulamayan biri, sonunda keni kendine düşman olur!
Gürcü şairi Şota Rustavelli
………………………………
İkinci konu:
Diyorsun ki:
“Dünya Dersimlilere düşman, Dersimliler birbirine düşman.”
Bu tamamen yalan bir cümle. Çünkü bütün dünya ne Dersimi tanıyor, ne de Dersime düşmandır.”
Dersime düşman olanlar kämlerdär? Türkiye´nin, daha doğrusu, Dersim topraklarında şiddet uygulayan şiddet gruplarıdır, yani bunlar sol ideolojiye sahip yada Kürtçüdür. Bunlar da älk sirada öäddet kurbanlaridirlar! Bunlar öäddetän BARUTUDURLAR!
Belki bunların arkasındakiler, belki perdelerin# perdelerän perdeleri arkasindakiler aynı sahıslar, azni öärketler veya aynı güçlerdir!
Onların Dersimi kıymalarına kim izin veriyor? Kim göz yumuyor? Bu ihmalkarlık, destek veya izin devletten, devlet birimlerinden geliyorsa, o zaman bu başka bir boyuttur. Hani Budistler diyorlar ya: Cebir, şiddet, zulüm seni koruyandan geliyorsa, bir şey yapamazsın!
………………………………….
Gerisini aşağdaki tekste okuö alıntı kaynağı:
Dersım Çıla (internet gazetesi):
Newdar
08 Mart 2014
Hakkı Bıra,
hemen çabuk kırılma. Umudunu yitirme. Kıskançlık her yerde var. Türkiye´de her şehir böyle, bazen büyük aileler de böyle. Hemen karamsar olma! Orda, Dersim´de, iyilik eksikse, sen göster, ben göstereyim.
Mesela iyi ki sen burda fikrini yazdın!
Bu kırgınlıktan önce bir iki örnek versen, hele Dersimliler birbirine nasıl saldırıyor, daha iyi olurdu. Yok, böyle daha iyi, iyi kötülüklerin üstüne fazla gitmemişsin!
Bir de diyorsun ki:
“Ülkeyi Dersimli bir başbakan yada bir cumhur başkanı yönetse ne olur !”
Hakkı bıra, böyle düşünmek iyi değil.
Eğer bu Ülkeyi bir Dersimi başbakan, 10 tane Dersimli bakan, bir Dersimli general, bir iki rektör, bir-iki vali, ….. yönetse başka olur, mutlaka başka olur. Dersimliler çok iyi niyetliler, bu dönemde, yani 70-80 yıldır horlandıkları için, birbirlerine hırlıyorlar.
İBO, İbrahim Tatlıses, Dersimli olsaydı bile, Tuncelilerin sevinci inan ki çok yukarlarda olurdu.
Bir başbakan Tuncelili olsa, bizler, Türkiye´de bütün demokratlar, bütün Aleviler çok sevinirler. Zaten bütün Aleviler Kılıçdaroğlu´ylan gurur duyuyorlar. Hepsi bu sevinçli günleri bekliyorlar. Amerika´da bir OBAMA mümkünse, neden Türkiye´de bir Dersimli, bir Alevi başbakan mümkün olmasın, bir Zazaca bilen, bir bilge, bir güzel yürek!
Bir anı:
Hasta bir Dersimliyi, yaşlı bir adamı, bir doktora götürüyorlar, o doktor tessadüfen Dersimli çıkıyor, doktor yaşlı amca Zazaca soruyor, neyin var diyor, yaşlı amca sevincinden hastalağını unutuyor, dönüp doktora “ben seni bu yerde, bu mevkide gördüm, valahi iyileştim diyor!” Ve uzun uzun konuşuyorlar.
Bu tamamen gerçek bir olay, kendim yakından şahit oldum!
Sonuç:
Bizi anlayanlar ve bizi sevenler bizi yönetse, o zaman hemen iyileşiriz, çocuk gibi seviniriz. Kini ve kızgınlığu unuturuz!
Bizi yönetenler bizi sevenler olsa, bizi anlayanlar olsa, o zaman hemen iyileşiriz. Bir çocuk gibi seviniriz, kini ve öfkeyi unuturuz!
Zof selam. Wes u war bımanê!