Connect with us

Dersim News, Dersim Haber, Dersim

Hollanda Dersim Vakfı’ndan Ermeni Patrikhanesine Mektup

Diaspora

Hollanda Dersim Vakfı’ndan Ermeni Patrikhanesine Mektup

Hollanda Dersim Vakfı, İstanbul Ermeni Patrikhanesi’ne mektup yazarak “Tunceli’nin yüzde 90’ı Ermeni’dir” diye açıklama yapan Ermeni Patrik Aram Ateşyan’ı kınadı. 

Ermeni patrik vekili Aram Ateşyan ve Alevileri tanımayan Dİyanetin başkanı Mehmet Görmez

Ermeni patrik vekili Aram Ateşyan ve Alevileri tanımayan Dİyanetin başkanı Mehmet Görmez

Dersimnews.com/Hollanda  

Hollanda Dersim Vakfı tarafından İstanbul Ermeni Patrikhanesi’ne gönderilen mektupta “Yapılan hakaretvari açıklamanın Patrikhaneniz  tarafından bir an evvel  resmi bir açıklama ile düzeltmesini  bekliyoruz. Bunu kendi dininiz gereği yapma zorunluluğunuzun olduğunu size tekrar hatırlatırız. ” denildi.

 

İşte o mektup…

 

“ Bugün TV’de Erkam Tufan ile Analiz programına katılan Ermeni Patrik  Genel Vekili Aram Ateşyan çok konuşulacak açıklamalarda bulundu.  Erkam Tufan, ‘ ‘Tunceli civarında çok fazla sayıda Kripto Ermeni  olduğu söyleniyor bu doğru mudur?” şeklindeki sorusuna Ateşyan şu yanıtı  verdi:”Doğrudur Tunceli’nin yüzde 90’ı belki dönme Ermeni’dir. Neden derseniz  30 yaşlarında bir çocuk geldi bana ve ”benim köküm Ermeni” dedi. ”ben dönmek  istiyorum” dedi. Bende ”ispatla dedim” ispatlayamadı, kabul etmedim. Ama inatla gitti geldi, vazgeçmedi. Gitti, geldi rahatsız etti beni, daha  sonra babası aradı. Beyefendi dedi ”ben belediyede çalışıyorum emekli  olayım bende İstanbul’a gelip döneceğim. Buradaki halkın yüzde 90’ı  Ermeni’dir, lütfen kabul et” dedi. Bende kabul ettim ders aldı, vaftiz  oldu, kilisemizin üyesi oldu.” (Basından).

 

 

 

Sevgi dini olduğu söylenen Hıristiyanlığın on emirinden dokuzuncusu der ki:  “Komşuna karşı yalan şehadet etmeyeceksin.” Bunu en iyi bilenlerden biri olması gereken patrikhanenizin vekili yukarıdaki açıklamalarıyla bu emiri pek de kayda almadığını göstermiştir.  Dersim’de Kripto Ermeni olmadığını en iyi bilen kurumlardan biri patrikhanenizdir. 1915 öncesi ve sonrası Türkiye genelindeki Ermeni nüfusun ve malvarlığının bütün kayıtları kilise arşivinizde mevcuttur. Vekilinizin bu kayıtlardan haberdar olmaması mümkün değildir.  Buna rağmen bir telefon ile, bizzat bire bir olan görüşmede ikna olmazken , ikna olması ve söyleneni gerçekmiş  gibi ilan etmesi açıkça “bozacının şahidi kiracıdır” mizacıdır.

 

Dersim’de her kes birbirini bilir ve tanır. Dini, dili ve ırkı ne olursa olsun herkesin kendisi olarak en rahat yaşadığı yerlerden biri olan memleketimizde,  bizleri baskıcı gibi göstermeniz ve bundan dolayı da insanların, bu durumda Ermenilerin, kendilerini inkara mecbur kalmaları görüşü kabul edilebeilecek türden değildir. Dinimiz  Alevilik/Raa Haqi bize, ‘her kim olursa olsun dara düşene yardım etme’yi öğretir. Biz bunu her zaman yerine getirdik ve getiriyoruz. 1915 trajedisinde Ermenilere  yaptığımız yardım bu öğretinin gereğiydi. Ermenilerin yerinde başkaları olsaydı da yine aynısını yapardık. Bu dini görevimizin son zamanlarda Ermeniler tarafından farklı noktalara çekilmesi, Dersim’i kripto Ermeni ilan etmek,  basta Dersimli Ermeniler olmak üzere tüm Dersim’e yapılmış bir haksızlık, saygısızlık ve ahlaksızlık olarak görüyoruz. Silvanli olan vekilinizin Silvan’da, Diyarbakır’da, Mardin’de, Tokat’da, Van’da,  Kayseri’de  ve daha bir çok ilde araması gereken kriptoları Dersim’de araması,  dininizin kendisine emredilenlenleri yerine getirme konusunda  ne kadar hassas davrandığını gösteriyor. Dersim’deki Ermeni  hemşehrilerimizin sayısı 20-25  aileyi geçmez. Bunları da başta kendileri olmak üzere  herkes bilir. Partikhanenizin kayıtlarında da bu bilgiler mevcuttur.

 

Ermeni toplumunun ve özellikle  Constantinopol (İstanbul) patriğinin  en az bin yıllık arşivlere sahip olduğu bilinmektedir. Buna rağmen nasıl oluyorda temsilciniz 2013 yılında  “Dersim kripto Ermenileri” gibi asılsız bir iddayi,  cebinden tavşan çıkaran bir cambaz gibi ortaya atıyor?    Bunun hikmetini anlamış değiliz. Bu zatı kontrol eden bir kurumunuz var mıdır? Eğer Kilise kurumunuzda bir  ruhani lider yanlış yapar, hata eder veya “yalancı şahitlik yapar ise” kime şikayet edeceğiz.

 

Ola ki diyecekseniz ki hayır Patriğimiz yanlış yapmaz, o zaman ne diyelim? “Tuz kokar ve tuzluk görevini yapmaz ise ne edeceğiz?”

 

Bizler bu toprakların sahibi ve bu diyarın en kadim halkıyız. Bunu tarih böyle yazar. Bilinir ki mutevaziliğimiz ikrarımızdan, ecdadımıza saygımızdandır.  Bu durumumuz asla zayıflığımıza veya tarihten bihaber oluşumuza yorumlanmamalı.

 

Sayın patriğiniz ola ki kendi hayal dünyasında “bir gümana düşmüstür”.  Dersim için başını veren şairimiz Aliser Efendi der ki:

 

Nice Padişahlar geldi cihana

İli almak için düştü gümana

Şükür Hakka geçmiş onların duası

Cümleye üstündür eli Dersimin …

 

Kimse 3-5 “ruh” kazanacağım diye gümana düşmesin. Dersim halkının dostluğunu dar günde Ermeni halkı görmüş ve tarihlerine yazmış. Dostumuzda düşmanımızda bilir ki dar günde Ermeninin imdadına koşmuş atalarımızın bu asil duruşu tarih sahnesinde gökteki yıldızlar gibidir.

 

O halde kim dedelerimizin bu asil duruşunu tarih sahnesinden silebilir? Bunu bize iftira atan ve ecdadımızı “kripto” ile ithamda bulunan Patriğiniz bilmez mi? Ola ki bilmiyor,  ola ki  tarihimizden bihaberdir. Bu durumda  böyle bir zatın Ermeni kilisesi adına konuşması  Kilisenizin tarihi birikiminden bizi şüpheye düşürür.

 

Şüphemizi gidereceğinizi beklemekteyiz.  Bizim topraklarımızda vatanımızda ve toplumumuzun içinde asla ve kattiyen tarihimiz boyunca “kripto”   Ermeni olmamıştır. Ama cok değerli Ermeni hemşerilerimiz olmuştur.

 

Patriğinizin açıklamasından Dersim’in tarihi bilgisinden  yoksun olduğu anlaşılıyor. Ama bizler hem Dersim tarihini hem de Ermenilerin tarihini biliriz. Türkiye toprakları üstünde bizim bir birimizi en iyi anlamamız gerekmez mi?  O halde neden böyle bir iddiada bulunma gereğinde bulunuyor patriğiniz? Bunun sebebi nedir?

 

İnsan bir aileden ve bilinmeyen bir yerden gelen bir telefonla bir toplumu böyle bir iddiayla damgalar mı?  Dininizin temel prensiplerinden birini aleni bir şekilde ihlal eden bu patriğinize bir yaptırımda bulunup bulunmayacağınızı bilmek istiyoruz.

 

Dersim toplumunun dost eli sayesinde  kurtulan binlerce Ermeni veya torunlerı  dünyanın bir çok yerinde hala hayattadır. Olaki bundan haberdar değilsiniz. O halde Teyleryan’ın yaşamını okumanızı öneririz.

 

Tarihte bilir ki dostluğumuz kadar, bize Patriğiniz gibi hakaretvari yaklaşan veya toplumumuzun çıkarlarına kast edenlere dostluğumuz veya mesafemiz de aynı tutarlıktadır. Hangisini kazanacağınız  sizin elinizdedir.

 

Yapılan hakaretvari açıklamanın Patrikhaneniz  tarafından bir an evvel  resmi bir açıklama ile düzeltmesini  bekliyoruz. Bunu kendi dininiz gereği yapma zorunluluğunuzun olduğunu size tekrar hatırlatırız.

 

03.05.2013

 

Hollanda Dersim Vakfı

Sosyal medyada paylaşın
        
   
3 Comments

3 Comments

  1. Vengdar

    05/05/2013 at 07:51

    İstanbul Ermeni Patriği ve gerici Türk basını Alevilere, Dersimlilere karşı şimdi el ele!

    29.04.2013 tarihinde Türkçe medyada ve Ermeni Agos gazetesinde ilginç bir haber geçti: Tuncelinin % 90 dşnme Ermenidir! Bunu söyleyen: İstanbul Ermeni Patriği Vekili Aram Ateşyan.
    Bu haberde anlaşılıyor ki her iki taraf: Gerici Türk basını, yani Türk politik gücü ve Ermeniler yeni projeler için ortaklaşa yeni Kurbanlar arıyorlar.

    Bu yeni kurbanlık için, yine de en iyisi eski kurbanlardır. Seçimi yine Dersimliler için yaptılar, Dersimli kurbanlar en uygun kurbanlardır, Alevidirler, Zazadırlar, daha doğrusu zavalıdırlar, çaresizdirler, her tuzağa düşmeye hazırdırlar. Bunlarda mili bilinç eksik, halk bilincinde bocalıyorlar, sürekli ve çok yönlü ezildikleri için kendi kültürel değerlerini koruyamadılar, dili Zazaca tehlikede, dini Alevilik Türkiyede tanınmıyor, alay konusu ediliyor, azarlanılıyor bu yüzden kendi identitesinde oldukça gevşekdirler.

    Dersimli Aleviler (Zazalar) geçmişde (1938) ve günümüzde hem kitlesel hem de bireysel baskılardan kurtulamadılar.
    Biy bir halk olarak ebedi kurbanız. Bir halk olarak ebedi yaralıyız. Sürekli korku içindeyiz.

    Bu yüzden biz Dersimlilerden daha iyi kurban mı olur? Abilerimiz, ağalarımız Türkiye´ de bu yüzden hep bizi seçiyorlar!

    Kürt ve Kürdistan projesi için aşırı derecede kurban edildik, nufüsumuza kıyaslan Kürtlerden daha çok bizler kurban verdik, bizler feda edildik. Soyalizm ve yeryüzene ceneti getirecek devrim hayalleri için herkesten en çok biz Dersimli olarak, Aleviler olarak kurban edildik.
    Şimdi de sırada yeni projelerde: Ermeni projelerinde. Yarın başka projeler gelir.

    Dersimli fakir bir ailenin çocugu ve Ermeni kökenli olan Selahattin Gültekin, yeni adıylan Mihran Pirgiç Gültekin kendi başına bir Dersim Ermeni derneğini kuramaz, kendi imkanlarıylan Ermenistan´a gidemez, orada “Dersimlilerin % 75 Ermenidir” diyemez! ERMENİSTAN´da öyle demediğini ve yanlış anrlaşıldığını yazmıştı. O zaman kimler çeviriyor bu dolabı, kimler onun ağzından bunları söylüyor?

    M. P. Gültekin, iki yıl sonra kendi başına ve kendi imkanlarıylan Yunanistan´dan Dersime Ermenileri getirip 24.04.13 tarihinde Tunceli´nin merkezinde bir toplantı ve anma yapamaz.

    İşte bu gelişmelere bağlı olarak, hemen bunların peşinden İstanbul Ermeni Patriği Vekili Aram Ateşyan diyor ki: “Tuncelinin %90 dönme Ermenidir”.

    Bu olaylar zincirine baktığımızda perdelerin arkasındaki güçler, dönen dolaplar hem seziliyor, hem de anlaşılıyor!

    Bu konuda iki soru:

    1) Acaba Türk basınının güçlü bir bölümü neden bizi Ermeni gösterme hevesinde, neden bize dönme Ermeni sıfatını yapıştırma arzusunda ve bunun yaygarasını her fırsatta neden aşırı abartıylan yapmaktadır? Bunların yüksek hedefi nedir, ileri hedefleri nedir? Bu stigmaların, bu yanıltmaların asıl ileri hedefi nedir? Bunlar neye hazırlıktır?

    2) İkinci soru: İstanbul Ermeni Patriğinin karı nedir, Dersim Ermeni Derneğinin karı nedir? Ermeni lobisinin ve bunların arkasındaki güçlerin karı nedir? Dersimli Alevilere, (genelinde Zazaca ve önemli oranda Kırdaşki/Kürtçe konuşan) biz Alevilere durup dururken Ermeni dönmesi demesinin, yani Ermeni olmasının, Ermenilere getireceği kar nedir?
    Ve bizi Ermeni göstermede Ermenilerin yüksek amacı nedir, Ermenilerin ileri hedefi nedir? Bu yalanların arkasında, bu propaganda sloganlarının arkasında Ermenilerin yüksek hedefi ve karı nedir?

    Sonuç:
    Dersimlilerin, Alevilerin, Zazaların zayıflığından, güçsüzlüğünden ve politik bir kuvvet olamayışlarından her kesim yararlanmak istiyor. Şimdi de Ermenilerin iştahı açıldı!

  2. Vengdar

    05/05/2013 at 07:52

    İstanbul Ermeni Patriği ve gerici Türk basını Alevilere, Dersimlilere karşı şimdi el ele!

    29.04.2013 tarihinde Türkçe medyada ve Ermeni Agos gazetesinde ilginç bir haber geçti: Tuncelinin % 90 dşnme Ermenidir! Bunu söyleyen: İstanbul Ermeni Patriği Vekili Aram Ateşyan.
    Bu haberde anlaşılıyor ki her iki taraf: Gerici Türk basını, yani Türk politik gücü ve Ermeniler yeni projeler için ortaklaşa yeni Kurbanlar arıyorlar.

    Bu yeni kurbanlık için, yine de en iyisi eski kurbanlardır. Seçimi yine Dersimliler için yaptılar, Dersimli kurbanlar en uygun kurbanlardır, Alevidirler, Zazadırlar, daha doğrusu zavalıdırlar, çaresizdirler, her tuzağa düşmeye hazırdırlar. Bunlarda mili bilinç eksik, halk bilincinde bocalıyorlar, sürekli ve çok yönlü ezildikleri için kendi kültürel değerlerini koruyamadılar, dili Zazaca tehlikede, dini Alevilik Türkiyede tanınmıyor, alay konusu ediliyor, azarlanılıyor bu yüzden kendi identitesinde oldukça gevşekdirler.

    Dersimli Aleviler (Zazalar) geçmişde (1938) ve günümüzde hem kitlesel hem de bireysel baskılardan kurtulamadılar.
    Biy bir halk olarak ebedi kurbanız. Bir halk olarak ebedi yaralıyız. Sürekli korku içindeyiz.

    Bu yüzden biz Dersimlilerden daha iyi kurban mı olur? Abilerimiz, ağalarımız Türkiye´ de bu yüzden hep bizi seçiyorlar!

    Kürt ve Kürdistan projesi için aşırı derecede kurban edildik, nufüsumuza kıyaslan Kürtlerden daha çok bizler kurban verdik, bizler feda edildik. Soyalizm ve yeryüzene ceneti getirecek devrim hayalleri için herkesten en çok biz Dersimli olarak, Aleviler olarak kurban edildik.
    Şimdi de sırada yeni projelerde: Ermeni projelerinde. Yarın başka projeler gelir.

    Dersimli fakir bir ailenin çocugu ve Ermeni kökenli olan Selahattin Gültekin, yeni adıylan Mihran Pirgiç Gültekin kendi başına bir Dersim Ermeni derneğini kuramaz, kendi imkanlarıylan Ermenistan´a gidemez, orada “Dersimlilerin % 75 Ermenidir” diyemez! ERMENİSTAN´da öyle demediğini ve yanlış anrlaşıldığını yazmıştı. O zaman kimler çeviriyor bu dolabı, kimler onun ağzından bunları söylüyor?

    M. P. Gültekin, iki yıl sonra kendi başına ve kendi imkanlarıylan Yunanistan´dan Dersime Ermenileri getirip 24.04.13 tarihinde Tunceli´nin merkezinde bir toplantı ve anma yapamaz.

    İşte bu gelişmelere bağlı olarak, hemen bunların peşinden İstanbul Ermeni Patriği Vekili Aram Ateşyan diyor ki: “Tuncelinin %90 dönme Ermenidir”.

    Bu olaylar zincirine baktığımızda perdelerin arkasındaki güçler, dönen dolaplar hem seziliyor, hem de anlaşılıyor!

    Bu konuda iki soru:

    1) Acaba Türk basınının güçlü bir bölümü neden bizi Ermeni gösterme hevesinde, neden bize dönme Ermeni sıfatını yapıştırma arzusunda ve bunun yaygarasını her fırsatta neden aşırı abartıylan yapmaktadır? Bunların yüksek hedefi nedir, ileri hedefleri nedir? Bu stigmaların, bu yanıltmaların asıl ileri hedefi nedir? Bunlar neye hazırlıktır?

    2) İkinci soru: İstanbul Ermeni Patriğinin karı nedir, Dersim Ermeni Derneğinin karı nedir? Ermeni lobisinin ve bunların arkasındaki güçlerin karı nedir? Dersimli Alevilere, (genelinde Zazaca ve önemli oranda Kırdaşki/Kürtçe konuşan) biz Alevilere durup dururken Ermeni dönmesi demesinin, yani Ermeni olmasının, Ermenilere getireceği kar nedir?
    Ve bizi Ermeni göstermede Ermenilerin yüksek amacı nedir, Ermenilerin ileri hedefi nedir? Bu yalanların arkasında, bu propaganda sloganlarının arkasında Ermenilerin yüksek hedefi ve karı nedir?

    Sonuç:
    Dersimlilerin, Alevilerin, Zazaların zayıflığından, güçsüzlüğünden ve politik bir kuvvet olamayışlarından her kesim yararlanmak istiyor. Şimdi de Ermenilerin iştahı açıldı!

  3. malim

    05/05/2013 at 22:21

    Bevce türk devleti patrikle anlasmis bakiniz biz iki milyon ermeniyi kirmadik onlar hepsi dersim dalarinda saklaniyor onlara sahiplenin onlar sizin atalariniz ve amerikaya Ermenistana haber verin atalarimizi bulduk diye bu davayida burda kapatalin. Ha bir de kürtleri ikna etmelisiniz onlarda su ara dersimlilere cok ama cok kizginlar cünkü onlar baska bir dil konusuyorlarmis kimse bu dili anlamiyomus onun icin Emep Bdp Akp birlesip ahmet türkü dersime yolamislar bunlar hanki dili kunusuyorlar arastirsin diye.sonuc bunlar kirmanki yani zazaca konusuyorlar ve alevilermis,yani ne Kürt nede Ermeniymis.

Leave a Reply

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

20 + fifteen =

More in Diaspora

To Top