Connect with us

Dersim News, Dersim Haber, Dersim

Dersim ve Tutarlılık

Dersim 38

Dersim ve Tutarlılık

Dersim tartışması bu anlamda çok önemli. Atatürk ve icraatının ilk kez bu
kadar açık seçik sorgulanabiliyor olması, son derece sağlıklı bir durum.


Amberin Zaman - Habertürk

CHP Milletvekili Hüseyin Aygün'ün Zaman Gazetesi'ne verdiği röportajla
birlikte fitillenen Dersim polemiği halen sürüyor. Bu sayede Cumhuriyet
tarihimizin en karanlık sayfasının varlığından bihaber ortalama vatandaş,
en azından 1938'de Dersim'de "kötü şeyler" yaşandığını biliyor. Her
ülkenin hele imparatorluğun günahları var. On yıllarca Türkiye'yi kâh
doğrudan, kâh perde arkasından yöneten militarist elitler, yalanlarla dolu
yazdıkları resmi tarih eliyle sanal düşmanlar yarattılar. Sevr, komünizm,
irtica diyerek toplumda ektikleri korkuyla hükmettiler. Artık o yalanlar
deşifre oluyor.

Dersim tartışması bu anlamda çok önemli. Atatürk ve icraatının ilk kez bu
kadar açık seçik sorgulanabiliyor olması, son derece sağlıklı bir durum.
Birçok belge ve kitap, Dersim harekâtının Atatürk'ün bilgisi ve emrinde
yapıldığını ortaya koyuyor. Ancak harekâtın çeşitli evreleri var. Son ve
en korkunç evre, yani binlerce sivilin katledildiği evre 1938'e,
Atatürk'ün hasta yatağına düştüğü yıla tekabül ediyor. Atatürk'ü aklamaya
çalışmıyorum. Gerçekleri bilmek hakkımız. Yeni bilgiler ışığında Atatürk'e
bakışımız değişebilir. Ama 3500 vuruşluk sütunlara sığdırılan "Facianın
bütün sorumluluğu Atatürk'e aitti" kolaycılığı ve sığlığı demokratik
cesaretten ziyade siyasi fırsatçılık kokuyor. Tutarlı olma meselesi tam da
burada başlıyor.

Örneğin, Başbakan'ın Dersim için devlet adına özür dilemesi tarihi bir
olay. Kendisini kutluyorum. Ama bu meseleler lafta kalınca unutuluveriyor.
Öyle bir havaalanı ismini değiştirerek veya Meclis'te komisyonlar
kurularak vicdanlar aklanmıyor. Okullarda okutulan tarih kitaplarını
gerçekleri yansıtacak biçimde yeniden yazdırırsanız o zaman bir şeyler
gerçekten değişmiş olur. Dersim'de Alevi kültüründe kutsal sayılan doğayı
derdest eden barajların yapımını durdurursanız geçmişin acısını
hafifletirsiniz. Bugün yaşanan hak ihlallerine hiç girmiyorum. Ne de
Alevilere yönelik sarf edilen sözlere.

Kılıçdaroğlu'nun CHP'deki muhaliflerle mücadelesi basit bir parti içi
meselesi değil. Kökleri İttihat ve Terakki'ye dayanan zihniyet, CHP'de
olsun farklı kurumlarda olsun halen dipdiri duruyor karşımızda. Hrant Dink
kimin kurbanıydı? Demokrasiyi içine sindirmeyen bir anamuhalefet partisi
olmadan Türkiye sağlıklı bir dengeyi asla yakalayamaz. Bunu Başbakan da
gayet iyi biliyor. "Dersimli Kemal, Dersim'e sahip çıkamıyor", peki Milli
Görüş kökenli Tayyip Erdoğan dokuz yıldır tek başına iktidarda olduğu
halde neden hâlâ başörtüsü sorununu çözemedi?
Kılıçdaroğlu'na gelince: Geçtiğimiz hafta Dersim sınavını başarıyla geçti
diye yazdım. Geri alıyorum o sözlerimi. Evet ateşten gömlek giyiyor.
Neredeyse yegâne sermayesi Atatürk olan bir partide Atatürk'ün hedef
alındığı bir alana sahip çıkmak hiç kolay değil. Ama bu kadar savrulmaya
ne gerek var. Mesela, Başbakan'ı vurmak için "Diasporayla aynı zihin
haritasına sahip" diyebiliyor. Dersimliler için "Esas yapılması
gerekenler" diye Kılıçdaroğlu'nun saydığı şeyleri -sürgün edilenlerin
mallarının iadesi, arşivlerin açılması vb.- hayatta kalmayı başarıp
yurtdışına sığınan diaspora Ermenilerinden bazıları da talep ediyor.
Dersimliler bu hakka sahip olsun ama "düşman" diaspora olmasın. Bunun
neresi tutarlı?

Kısaca, Erdoğan'a yükleneceğim derken Kılıçdaroğlu parti içinde kendisine
muhalefet edenlerin "zihin haritasına" tutunuyor. Ermenileri vuruyor. Oysa
Dersimlilerin özelliklerden biri de Sünni Kürt aşiretlerinden farklı
olarak Ermeni kıyımına katılmamaları. Tam tersi Ermenileri korudular.
Ne yazık ki ilk günden beri Kemal Kılıçdaroğlu, CHP'deki ulusalcı gruba
kendisini kabul ettirmek için çabalayıp duruyor. Bir yandan da "yeni CHP"
iddialarını sürdürüyor. Kemal Bey, onlar sizleri asla kabul etmezler.
Anlayamadınız mı hâlâ? Bir de anlayamadığınız başka bir şey var. Türkiye
onları çoktan geride bıraktı.
 

Sosyal medyada paylaşın
        
   
1 Comment

1 Comment

  1. rıza

    02/12/2011 at 15:41

    Dogrudur Buyuk bir olay lakin az! cunki Dersim isminin geri verilmesi katledilen halk icin anit yapilmasi kemalin heykeli sokilmeli Dersimde ne aciki!! o soykirimi yapanlarin hepisinin isimleri her cadede mahalede var bu hangi insanliga sigar hangi vicdan kabuleder hangi dersimli bunlari okudugunda sizlamaz seyitlerinin mezarlarini vermeleri o zaman bu özur tam yerinde olmali

Leave a Reply

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

3 − one =

More in Dersim 38

To Top