Connect with us

Dersim News, Dersim Haber, Dersim

Saan Ağa ve Şerafettin Halis

Haberler

Saan Ağa ve Şerafettin Halis

Dersim gibi bir yerde öfkesine kapılmadan, bir beyefendi ses tonuyla siyaset yapan ender siyasetçilerdendi. Öyle rakiplerine, hain, bilmem ne de demezdi. Kürt hareketinin ne kadar duygusal olduğunu bilirim, o duygusallık ile Dersim Kızılbaş duyarlılığı arasında sağlam bir bağdı da.
Haydar KARATAŞ

 

Üzüldüm,

Şeraffetin Halis, BDP Dersim il başkanı seçildiğinde kendisini aramış kutlamıştım. Çok beğendiğim bir politikacıydı. Dersim gibi bir yerde öfkesine kapılmadan, bir beyefendi ses tonuyla siyaset yapan ender siyasetçilerdendi. Öyle rakiplerine, hain, bilmem ne de demezdi. Kürt hareketinin ne kadar duygusal olduğunu bilirim, o duygusallık ile Dersim Kızılbaş duyarlılığı arasında sağlam bir bağdı da. İki mazlumluk arasında kurduğu bu ilişki ne acı ki ne BDP karşıtı insanlarda anlaşıldı ve ne de BDP gibi bir partide…

Saan Ağa ve Şerafettin Halis

Ülkemizin siyaseti, yüksek sesle konuşan, meseleleri tartışmak yerine, sağı solu suçlayan bir kültürle insanlara seslenmeyi seviyor. Şeraffettin Halis gibi şairane bir ruhla konuşan, insanları sukunete davet eden ‘kibarlığa’ alışık değil.

Üzüldüm,

çünkü onun silahların susmasından yana olduğunu biliyorum, Dersim’in ağır bir yarası olduğunu en iyi bilenlerin başında onun geldiğini de…

Dersim’in yüreği yaralıdır,

sesi hırçın,

siyaseti yaralayıcı,

öfkesi keskin bu toprağın.

Dost acısından izin vermiyor yarayı sarmaya, düşman hele hiç vermiyor.

Bağırın diyorlar bize, öfke ve kinle konuşun…

suçlayın, ölün, öldürün…

ancak,

Şeraffetin Halis’in tavrı 1937’deki Saan Ağa’nın tavrının neredeyse aynısı, ne kadar garip gelir bana bu durum. Baba Yusuf Ağa zalim mi zalim, hani laf aramızda büyük dedemi intihara zorlamıştır(!) Lıl’e Weroz annemin dedesidir, dillere destandır eşi Gülüzar’ın güzelliği.

Ve Yusuf Ağa, Yusuf Ağa olmadan evvel ismi Zebeg’e Sowgi’dir… Bir sabah erkenden Bahtiyaran aşiretinin lideri Lıl atına biner Sowge köyüne Zebeg’e gelir. Ne konuşurlar kimseler bilmez, yukarı Pir Baba ziyaretine çıkarlar. Derler ki, Lıl Zebeg’e vasiyet eder: “oğlum Hıdır’ın vebali senin boynunadır,” der. Döner ve yol üstündeki kuru bir meşe ağacının dalına atar kendisini.

Zebeg Gülüzarla evlenir, Yusuf Ağa ismini alır. Zalimdir, çünkü yurtsuzdur, içsavaş zamanıdır.

Ve oğlu Saan Ağa dillere destan bir yiğittir, babasının zalimliğine başkaldırdığı gibi, Dersim aşiretlerinin kendini öfkelerine kaptırmasına da isyan etmiştir.

Bir atlıdır o, bir dağdan bir dağa toz bulutu olup uçar, karargah basar, ordular dağıtır.

Yufka yüreklidir, kimseye düşman değildir, tek başına kalmaktan korkmaz, bilir ki Dersim’in en güzel ağıtları ona yakılacaktır.

Şeraffetin abiye her baktığımda amcası Saan Ağa’nın ruhunu görürdüm. Ailesinin hikayesi dahi siyaset yaptığı toprağın derdini anlamanıza yeterdi.

yazık olmuştur…

 

Sosyal medyada paylaşın
        
   
Click to comment

Leave a Reply

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

fourteen − 10 =

More in Haberler

To Top