Haberler
Ethem Sarısülük’ün İddanamesi Kabul Edildi, Katil Polis Aklanacak!
Ethem Sarısülük’ün, polis memuru Ahmet Şahbaz silahından çıkan kurşunla hayatını kaybetmesiyle ilgili hazırlanan iddianamede, Savcı olayda ‘kasıt olmadığını’ savundu.
Dersimnews.com– Gezi eylemlerinde polis kurşunuyla katledilen Ethem Sarısülük’ün iddianamesi Ankara 6. Ağır Ceza Mahkemesince kabul edildi.
Ankara’daki Gezi Parkı eylemleri sırasında Ethem Sarısülük’ün, polis memuru Ahmet Şahbaz’ın silahından çıkan kurşunlarla hayatını kaybetmesi hakkında hazırlanan 15 sayfalık iddianamede Savcı Veli Dalgalı, havaya uyarı atışı sırasındaki “tabancasının dönme hareketinin etkisiyle ve yere paralel hale gelmesi konumunda iken atış yapması” nedeniyle Ethem’in yaralandığını ve olayda kasıt olmadığını savundu. Dalgalı, “meşru savunma sınırının kasıt olmadan aşılması” suçundan 1 yıl 4 aydan 5 yıla kadar hapisle cezalandırılmasını istedi.
İddianamede katil polis Ahmet Şahbaz’ın da arasında bulunduğu bir grubun parktan en son çekildiği aktarıldı.
Şahbaz’ın Milli Müdafaa Caddesi ile Güvenpark arasındaki kaldırıma geldiğinde bir göstericiye saldırması “üzerine gelen bir göstericiyi uzaklaştırdığı ve yere düşen göstericiye doğru ilerleyip tekmeyle vurduğu” şeklinde iddianamede yer buldu.
Şahbaz’ın, tabancasını omuz hizasından yukarıda tutarak havaya iki kez ateş ettiği, bu sırada geriye ve yana doğru çekildiği anlatılan iddianamede, sanığın arkasını göstericilere dönüp gitmek istediği sırada tabancayı tuttuğu elinin ve tabancanın bir an yere paralel hale geldiği, bu konumdayken tabancasını üçüncü kez ateşlediği bildirildi.
Bu sırada Ethem Sarısülük’ün elindeki taşı Şahbaz’a attıktan sonra uzaklaşmak için sola döndüğü ve tabancadan çıkan merminin sağ kulak hizasından Sarısülük’ün başına isabet ettiğinin belirtildiği iddianamede, Ahmet Şahbaz’a, eylemcilere yaklaşmasından silahını üçüncü kez ateşlemesine kadar geçen sürede göstericilerce ondan fazla taş atıldığı ileri sürüldü.
İddianamede, Polis Vazife ve Selahiyet Kanunu’nun 16. maddesinde polise silah kullanma yetkisi tanındığı ancak bunun öldürme yetkisi anlamına gelmediği belirtildi.
Buna karşın polisin, “meşru savunma sınırını kasten aştığının söylenemeyeceği, sınırın kasıt olmaksızın aşıldığı” kaydedildi.