Haberler
Sakine Cansız ‘Alevi Kahramanı’ mı?
Aleviliğin bir çeşit asimilasyonu anlamına gelen canı sıkılanın bir folklor etkinliği gibi semah organize etmesi ve bu semaha Alevi inancı dışından insanların sadece politik hedefler nedeniyle katılmaları, Dersimlilerin gözünü boyama anlamına geldiği gibi inancın varlık felsefesi ve ritüelleriyle de dalga geçmekten başka bir şey değildir.
Kendisi Dışında Herkes Olan Dersimliler (!) – 2
Yazının 1. bölümünü okumak için tıklayın!
“Ju sama ju Sakine! Ju Sakine hazar ciniye! Nero sıma uzade sekene!”
Festivalden sonraki bir başka asimilasyon ayağı da bu slogan adı altındaki etkin(siz)lik oldu!
Gola Çhetu ziyaretindeki (asla park olarak nitelememek gerek kutsallığına hakarettir bu şahsımca.) etkin(siz)liğe beklenildiği üzere Dersimliler hiç katılım göstermedi. Katılanlar da “Nero sıma uza de sekene!” (Siz orada ne yapıyorsunuz?) diye meraklananlar oldu.
Bu etkinlikle ilgili cümlelere geçmeden önce bir konuyu belirtmekte fayda görüyorum. Sorarım size; Abdullah Öcalan nasıl bir önder ve imgedir ki her yerde her şeye uyarlanıyor. Gezi eylemleri Apo posteri, Apo sloganı. Devrimci eylemlerde yine aynı tablo. Semah dönülüyor yine aynı, suya gidiyoruz yine aynı. Sudan geliyoruz yine aynı. Yeter bıkmadınız mı?
Son gerçekleştirilen bu etkinlikte bunu daha iyi gözler önüne seren bir örnek oldu. Neticede bu yapılan Dersimlilerin gözünü boyama ve Dersimlileri kandırmaya yönelik bir etkinlik oldu. Çünkü; ölümüne kadar neredeyse “Dersim halkının” adını hiç duymadığı Sakine Cansız’ı sanki Kürt Ulusal Hareketinin (Alevilik adına tek bir kelam dahi etmemiş) bir neferi değil de Alevi örgütlülüğünün ve mücadelesinin önemli bir figürü gibi gösterilmesi, başlı başına gerçekten yoksun bir politik ajitasyon anlamına gelmektedir.
Aleviliğin bir çeşit asimilasyonu anlamına gelen canı sıkılanın bir folklor etkinliği gibi semah organize etmesi ve bu semaha Alevi inancı dışından insanların sadece politik hedefler nedeniyle katılmaları, Dersimlilerin gözünü boyama anlamına geldiği gibi inancın varlık felsefesi ve ritüelleriyle de dalga geçmekten başka bir şey değildir.
Keza:
* Aleviliğe göre Perşembe geceleri Pir-Rayver-Dede öncülüğünde gerçekleştirilmesi gereken Cem ayini neden Cumartesi günü yapıldı?
* Alevilik bir yoldur. Bu yola girmemiş Alevi olmayan insanların semah dönmesi Aleviliğin felsefesine uyar mı? Ve bu semahı dönenler inanmadıkları bir yolun ritüelini hangi amaçla gerçekleştirirler? Yoksa bu bir politik ajitasyon mu?
* Mesela saati zamanı ve amacı belli olan İslam’daki namaz kılma ritüelini, biz Aleviler gidip Diyarbakır’da günün herhangi bir saatinde kılmamız mümkün olur mu? Böylesi bir pratik sergilemiş Alevinin amacı politik bir ajitasyon olmaz mı aslında?
* Dersimlilerle dalga geçmenin bir başka yöntemi de tüm itiraz ve karşı koyuşlara rağmen adeta devletin uyguladığı inkar-red ve asimilasyon politikasına benzer bir şekilde Dersim’deki etkinlikleri Diyarbakır-Van veya Mardin’den gelen organizatör ve sunucularca Diyarbakır Kurmancası (Kürtçesi) ile yapmaktır. Bu etkinlikte de aynı şey yapılmış ve Dersimli katılımcıların kendi ana dillerini kullanmaktan yine imtina edilmiştir. Diyarbakır’dan getirilen bir sunucu etkinlik boyunca tek bir kelime Dersimlilerin ana dilleriyle konuşmamıştır. Öte yandan gerek Türkçe ve gerek Diyarbakır Kürtçesi ile sunumu yapmıştır.
* Etkinlik AKP’nin yaptığı gibi bindirilmiş kıtalarla Diyarbakır, Bingöl ve hatta Adıyaman’dan otobüslerle Dersim’e insan taşıyarak gerçekleştirilmiş olmasına rağmen beklenen sayıya ulaşamamıştır. Bilindiği üzere daha evvel de bindirilmiş kıtalar mantığıyla BDP’nin yapmış olduğu etkinlikler, BDP’nin politik manada kaybına neden olmuştu.
* Sünni olduğu bilinen milletvekili Pervin Buldan namaz bile kılmıyorken, Alevilerin inanç ritüelini Alevi olmadığını belirttiği halde sadece politik bir etkinlik olduğu için yeri geldiğinde uyguluyorsa bu yapılan şey ve bunun anlamı nedir?
* Benzer politik bir manevrayı ve kandırmacayı da “Alevilikle dalga geçecek şekilde” hayatlarında neredeyse hiç semah dönmemiş Gültan Kışanak, Ferhat Tunç ve Edibe Şahin vb. gibi BDP. li politikacılar sırf dostlar pazarda görsün diye geçtiğimiz 13. Munzur Festivali’nde yapmış olduklarını tüm Dersim halkı tarafından ne acıdır ki görüldü.
Ali Ulağ
Kaynak: Çıla Gazetesi
hewlbawa
23/09/2013 at 19:19
Eli bıra to zaf rınd nuso hama to gera ne lomane xo ebe zone maya xo ki biyare ra zon ke wa mana qesane to rınd bıreso caye xo, heyn niyo?
bımane sılametiyede.