Selahattin Demirtaş’a Bir Dersimli Olarak Soruyorum

 Ağzı açılan Aleviler’i eleştiriyor, ağzı açılan Dersim’e vuruyor. Yeter artık. Ama sizler de haklısınız, bizler birlik olmayarak sizlere bize yönelik bunca hakaret fırsatını tepsilerde sunuyoruz. 

Selahattin DEMİRTAŞ, Devrimci Güç Birliği’nin (BDP+EMEP+ESP+PARTİZAN+HDP) 14.02.2014’teki DERSİM Mitingi’nde şöyle dedi: “Dersim bu coğrafyanın gülüdür. Kendi başına, özerk duruşuyla, inancıyla, kimliğiyle, tarihiyle, şu coğrafyanın her bir köşesine yayılmış inanç merkezleriyle elbette ki farklılığını koruyacaktır. Bizim bu konudaki görevimiz bunu korumaktır. Kim ki aklının ucundan “Bu coğrafyada Aleviliği, bu coğrafyada Kızılbaşlığı sileceğiz, burada Aleviliğe diz çöktüreceğiz, Anadolu’da Mezopotamya’da , SURİYE’de, Irak’ta, İran’da Aleviliği, Şiiliği ortadan kaldıracağız” diyorsa; kusura bakmasınlar. O dönemler geçti artık. Artık el ele vermiş bir halk gerçeği var. Bugün, bugün SURİYE’de Lazkiye’de katledilen Alevi bebeklerin acısı işte burada, Dersim Meydanı’nda yüreğimizi kanatıyorsa, herkes aklını bir kez daha başına alsın. Alevi halkı sahipsiz değildir. İşte burada Dersim’in kahraman evlatları da, Kürdistan’ın her bir evladı da, orada YPG’nin her bir evladı da Alevi Halkı’nın yanındadır, koruyacaktır.” (https://www.youtube.com/watch?v=Smox9YCkUnw 01:09’dan başlıyor)

O HALDE SİZE SORUYORUZ… Peki behey arkadaş sana soruyoruz Dersimliler olarak sana ki sen BDP’nin başındaki adamsın: 1 ŞUBAT’ta DERSİM’de yapılan “Suriye’de Alevilere ve İslam Dışı Topluluklara Yönelik Katliamları Kınama Mitingi”ne tüm siyasi partiler-fraksiyonlar ve STK’lar (Sivil Toplum Kuruluşları) ile beraber BDP’nin de destek vermesi talep edildiğinde neden EMEP -BDP – ESP düşünmek için zaman isteyip o gün geldiğinde destek vermediğiniz gibi, bir de aynı gün Seyit Rıza Meydanı’nda sonlanacak protesto yürüyüşünü de sabote etmek için suni bir gündemle üniversite öğrencilerinden oluşan grubunuza neden Seyit Rıza Meydanı’nı işgal ettirdiniz? Madem kitlenizi bu protestoya katmak istemediniz en azından iyi niyet gösterip iki parti temsilcisi gönderemez miydiniz? Bu protestoya BDP’nin niçin destek vermediğine dair yaptığımız eleştirilere bir BDP’li arkadaş şöyle demişti “O eyleme destek vermek ESAD’a destek vermektir.” Bizi ikinci defa şoke eden zihniyet burada bir kez daha karşımıza çıktı. Nedense hiç samimi gelmiyorsunuz. LAZKİYE’de yapılan katliamları, boğazları kesilen Alevi bebekleri hangi yüzle dilinize alıyorsunuz? DERSİM gibi bu coğrafyanın en büyük Alevi şehrinde bile siz parti olarak Rojava için 2-3 defa yaptığınız protesto mitinglerine Dersim halkı destek verirken (ki tüm partiler, fraksiyonlar ve stk’lar da katılmıştı hepsine) LAZKİYE’de yaşanan Alevi Katliamı’na iki temsilcinizi bile yollamadınız ve destek vermediğiniz gibi aynı gün gelmeyip katılmayışınızı mazur göstermek için bir köylü kurnazlığı ile aynı güne eylem koyarak köstek oldunuz.

Sizler Dersim halkını cidden saf mı sanıyorsunuz? Sonra da “Aleviler neden bize oy vermiyor?” diye veryansın ediyor, “Bunlar katiline aşık!” ya da Ahmet Kahraman adlı bir şahsın “BDP’ye oy vermeyen bunlar, 38’de askerlerin tecavüzünden doğan piçlerdir!” kabilinden iğrenç hakaretlerine maruz kalıyoruz. Yapmayın! El insaf! Biraz vicdan! Sizin DERSİM’de 1 Şubat’ta Dersim Alevi İnsiyatifi’nce yapılan ve sizin destek vermediğiniz üstüne üstlük köstek olduğunuz “Suriye’de Alevilere ve İslam Dışı Topluluklara Yönelik Katliamları Kınama Mitingi”nden yaklaşık 10 gün sonra HAMA şehrine bağlı Alevi kasabası MAAN’da Aleviler’e yönelik ikinci bir katliam gerçekleştirildi. O zaman vicdanınız hakikaten sızladı mı Dersim’de o meydanda 1 Şubat’ta “Diren Lazkiye, Dersim seninle!” demediğiniz için?

Bir de ne diyor Sayın Selahattin DEMİRTAŞ: “Alevi halkı sahipsiz değildir. İşte burada Dersim’in kahraman evlatları da, Kürdistan’ın her bir evladı da, orada YPG’nin her bir evladı da Alevi Halkı’nın yanındadır, koruyacaktır.” HANGİ YPG HANGİ ALEVİLERİ KORUYACAK? Hangi YPG Alevileri koruyacak? Siz insanları sadece Kürtlük kıstası ile değerlendiriyorsunuz. Sizin YPG’nin hakim olduğu bölgede tek bir Alevi yerleşimi var o da mezraları ile beraber bir belde olan Halep -Afrin’e bağlı MABATLI KASABASI’dır ki oranın halkı da tamamen Kürt’tür. Onları da Kürt olduğu için savunuyor YPG. O YPG ki başta Alevilerin ve Hrıstiyanlar’ın kafalarını yakaladıkları yerde kesen ÖSO’ ile ittifak yapmış ve bu vahşi oluşum MİT’in yönlendirmesiyle Kürtler’e de saldırınca ancak onları karşısına almıştı. Ayrıca bir ara Sayın DEMİRTAŞ’ın tarih boyunca Alevi kimliği ile bilinen Lazkiye’nin, ilerde kurulması olası bir Kürdistan’a dahil edilmesi ve böylece Kürdistan’ın denize açılmasını istediğini bir röportajında dile getirip ardından gelen tepkiler üzerine toparlamalarını da unutmuş değiliz. Acaba YPG o Lazkiye’deki Alevileri de savunuyor mu?

Tüm bu söylemler cidden o kadar komik ki. Tüm bunlar bir araya getirilince açıkçası Dersim’in ve Dersimlilerin neden BDP’ye bir türlü ısınamadığını anlamakta hiç de güçlük çekmiyoruz. İlçelerde genel olarak çok etkisiz. Diğer birtakım SOL parti ve fraksiyonların desteği olmadan hoş, merkezde de zayıf BDP. Ağzı açılan Aleviler’i eleştiriyor, ağzı açılan Dersim’e vuruyor. Yeter artık. Ama sizler de haklısınız, bizler birlik olmayarak sizlere bize yönelik bunca hakaret fırsatını tepsilerde sunuyoruz. Sizler ki en feodal, en ilkel aşiret yapılanmalarına (Siverek’te mesela) oy alma adına tatlı dil dökerken bizlere en ağır hakaretlerle saldırıyorsunuz. O ilkel, feodal aşiretler birlik olabilmeleri hasebiyle kimseye fırsat vermiyor ve bir güç olarak muhatap alınıyorlar. Bir Dersim atasözü bize bugünümüzün, bu halimizin sebebini veriyor: To xo nas bıke ke sar ki ton as bıkero. (Sen kendini tanı ki elalem de seni tanısın!)

Vaê Koî (Dağ Rüzgarı)