Yazarlar
Başbakanın Özrü Kabahatinden Büyük
Özür dilemek bireyi ve toplumları alçaltmaz tersine yüceltir, eğer bu ceberut devlet yaptıkları karsısında zalimliğini kabul etmek istiyorsa, failli meçhule kurban gidenlerin ailelerinden, Sivas, Maraş, Çorum, Malatya, Gazi Katliamlarından dolayı Kızılbaş Alevilerden özür dilemelidir
RESUL ERENLER
Başbakanın açıklamalarından sonra CHP’si genel başkanı Kemal Kılıçdaroğlu’da bir açıklama yapmak durumunda kaldı. Kılıçdaroğlu diyor ki “bir Başbakan kendi halkı arasında ayırım yapmaz’ ama recep bey yapıyor,kin ve nefret tohumları ekiyor.”
Siz de ,Dersimde 1938’de bir katliam yaşandı deseniz,halklar arasında kin ve nefret tohum’umu ekmiş olursunuz sayın Kılıçdaroğlu? Bu kin ve nefret tohumunu, sizin örnek aldığınız ve çocuklarınızı, onun ruh haliyle yetiştirmeye çalıştığınız, itaat ve terakki çok önce ekti, hasadını da, başında bulunduğunuz partinizin kurucusu ve önderiniz kabul ettiğiniz Mustafa Kemal yaptı. Size de onu korumak ve kollamak düşüyor. Korumaya çalıştığınız Kemalist faşizmdir. Her tarafında kan ve irin akıyor, katliamlar ve soykırımlar üzerinde inşa etiğiniz bu sistem, her yerinden dökülmeye başladı. tüm isledikleri gayrimeşru cinayetleri ve haksızlıklar ortaya çıktıkça partinizin ırkçı, ulusalcı kesimini her nedense bir telaştır sarıyor ve saldırganlaşıyorlar. Boşuna çırpınmanıza gerek yok, Kemalist faşizm döküldükçe dökülüyor ve artik dikiş tutacak sağlam bir bezi de yok.
Dersim kürt sorunundan ayrı ve ondan koparılarak ele alınamaz. Dersim siyasi bir ranta dönüştürülerek, demokrasi kahramanı, insan hakları savunucusu pozlarına bürünerek ucuz özürlerle geçiştirilecek kadar,acısı hafif olan bir olay değildir.
Dersimin acısı derindir, Dersim yaralıdır. Dersimin dağları, vadileri insan cesetleriyle doldurulmuştu. Öldürdükleri, katlettikleri insanları toprağa gömme nezaketi bile gösterememişlerdir dönemin iktidarı ve yöneticileri.
Kirli ve kanlı elleriyle ,Dersimli kadınların en kutsalına el uzatılmıştır.Dersimde, Dersimlilerin evleri basına yıkılmış, yakılmış kundaktaki bebeklere kıyılmış ‘fareler gibi gazla oldurduk’ demişlerdi donemin yöneticileri ve iktidarı. En acısı, Seyit Rıza’nın yaşı küçültülerek, oğlunun yaşı büyütülerek ve Seyit Rıza’nın ‘beni oğlumdan onca asin,onun idamını görmek izlemek istemiyorum’ arzusuyla alay edilerek oğlunun idamını,ona izletmişlerdir. İste kin ve nefret duygusu bireyde ve toplumda, ancak bu kadar zalim ve vicdansız bir bicimde kendisini dışa vurur.
KCK operasyonları adi altında gözaltına alınan yüzlerce kişi, Kürdistan dağlarında kimyasal silahlarla yapılan katliamlar,17 bin faili meçhul cinayet duruyorken, Dersim dağlarına savaş uçaklarıyla bomba yağdırılırken, Dersimde hala girilmesi yasak bölgeler varken, millet meclisi kürsüsünde ( ben AKP kürsüsü diyorum) Dersimlilerden özür dilemek Başbakanın demokrat, devletin, demokrasiyle yönetildiğini göstermez. Başbakan “çocukta olsa, kadın da olsa gereğini yaparız” dedikten sonra yüzlerce çocuk polis ve asker kurşunlarıyla katledildi, yüzlercesi tutuklanarak cezaevlerine kondu. İcraatı bu olan bir Başbakanın ağzından çıkacak özrün hiç bir kıymeti-harbiyesi yoktur. Özrü kabahatinden büyük olur ve mağdurları acıtır ve incitir. Özür dilemeyi yalnız Dersimden değil; Anadolu Kızılbaş Alevilerinden özür dilemeli.
Katliamlarıyla devlet Anadolu Kızılbaş Alevilerinin periyodik bir bicimde kıyıma uğratarak, Sünnileştirmek, Sünni olmayanları katletmek, korkutmak geçmişte olduğu, gibi bugün asimle etmeye çalışmaktır. Sivas’ta barbarca katlettiklerinin resimleri arasında katillerin resminin asılması AKP’nin marifetidir ve bu durum Kızılbaş Alevilerle dalga geçmektir. “Beni dedeler yargıladı” diyerek Alevilere karsı kin ve nefretini daha önce ortaya koymuştu Başbakan. Bu ruh haliyle başbakanın özrü altında iyi niyet aramak, ya saflıktır ya da hiç bir şey bilmemektir. Özür dilemenin bir erdem, erdeminde bir insanlık vasfı olduğunu unutmamak gerekir.
Özür dilemek bireyi ve toplumları alçaltmaz tersine yüceltir, eğer bu ceberut devlet yaptıkları karsısında zalimliğini kabul etmek istiyorsa, failli meçhule kurban gidenlerin ailelerinden, Sivas, Maraş, Çorum, Malatya, Gazi Katliamlarından dolayı Kızılbaş Alevilerden özür dilemelidir