Doğa ve Çevre
Hopa’da Doğa Tahribatı Felaket Getirdi
Artvin Hopa’da dün meydana gelen sel felaketinde 8 kişi hayatını kaybetti.
Aşırı yağış Hopa’da doğayı tahrip eden rant politikaları ile birleşti ve ölümlere neden oldu. Sokaklar caddeler sular altında kaldı. Yedi kişi hayatını kaybetti. Uzmanlar felaketin altyapı sorunundan kaynakladığını dile getirdi.
Artvin Hopa’da aşırı yağmur sebebiyle sokaklar, caddeler sular altında kaldı. Sundura Mahallesi’nde 3 katlı bir ev ve Hopa’da bir apartman yıkıldı. Valilik’ten yapılan açıklamaya göre 8 kişi hayatını kaybetti, 2 kişi kayboldu, 19 kişi ise yaralandı. Köylere ulaşım sağlanamazken, bölge halkı köylerde heyelan olduğu bilgisini aktardı. Borçka’da da Çoruh Nehri’nin kabarması sonucu su taşkını yaşandı. Heyelan nedeniyle yolların kapalı olduğunun bilgisi paylaşıldı. Bölgede yaşayan yurttaşlar evlerinin ve tarım alanlarının büyük ölçüde zarar gördüğünü ifade ederek yaşanan bu sel felaketinin altyapı sorunundan kaynaklandığını dile getirdi.
Adım adım gelen felaket
Felaketi BirGün’e degerlendiren uzmanlar ise su taşkınlarının ve insanların bu duruma düşmesinin ana nedeni olarak bölgede yapılan jeolojik faaliyetlerin bilgisiz debi hesaplamaları ile yapıldığının, yol yapım çalışmaları sırasında bölgenin jeolojik yapısının göz önünde bulundurulmadığının altına çizdiler.
Altyapı sorunu var
Bu sel felaketinin geleceği öngörülmesine rağmen hiçbir altyapı sorununun giderilmediğine dikkat çeken bölge yurttaşlarından Harun Aksu, “Yollar kapalı olduğu için hastaneye ulaşamayan yaralılarımız var. Telefonlar ve iletişim hatları ise kopuk durumda. Bölgede bazı evler yıkıldı, birçok ev ise tahliye edildi. Tüm bu yaşananların ana sebebi elbette ki şiddetli yağışlar ama tüm bu felaketlerinin geleceği öngörülmesine rağmen hiçbir alt yapı sorunu çözülmüyor. Şehir büyüdü nüfus arttı var olan alt yapı ise kesinlikle ihtiyaçlara cevap vermiyor. Bunu yetkililer de biliyor ama işlerine gelmiyor çalışma yapmak” dedi.
Hâlâ yol yapıyorlar!
TMMOB Çevre Mühendisleri Odası’ndan Mahmut Zeytinci ise yaptığı açıklamada özellikle dere yataklarının küçülmesi ve kapanmasından dolayı bu tür felaketlerinin yaşandığı vurguladı. Zeytinci şöyle konuştu: “Arazi eğimleri, yağış miktarları dikkate alınmadan yol yapım çalışmaları ve yerleşmeler yapılıyor. Hiçbir planlama yapılmadan araziler tarıma açılıyor ve köylüde o arazilerin etrafında yerleşim kuruyor. Esas yapılması gereken bu alanların jeolojik olarak incelenmesi, uygun alanların yerleşime açılması geri kalan alanların ise orman olarak varlığını sürdürmesidir. Ne yazık ki son olarak Yeşil Yol’da olduğu gibi dağların tepesinden bile yol yapılmaya çalışılıyor. Bunlar devam ettikçe bu felaketlerde peşimizi bırakmaz.”
Debi nedir bilmiyorlar
‘Debi nedir’i bilmeyen mühendislerin devlet kadrolarında çalıştığına dikkat çeken Artvin İl Koordinasyon Kurulu Sekreteri Jeofizik Mühendisi Hakan Yavuz, “Dere yataklarını daraltıyorlar. Dere yataklarının daraltılması sonucu yağan yağmur kendi alanına sığmıyor ve bu tür felaketler baş gösteriyor haliyle. Devlet kurumlarında çalışan mühendisler debi hesabını doğru bir şekilde halkın ihtiyaçları ve talepleri doğrultusunda yapamadıkları için bu tür felaketler yaşanıyor. Bu aşamada acilen yapılması gereken yıllık yağış miktarı göz önüne alınmalı ve dere yataklarının daraltılması uygulamasından acilen vazgeçilmelidir” dedi.
8 kişi hayatını kaybetti
Valilikten yapılan açıklamaya göre yaşanan sel felaketinde 8 kişi hayatını kaybetti, 2 kişi kayboldu, çok sayıda kişi ise yaralandı. Arama kurtarma çalışmaları ise devam ediyor.
VATANDAŞLAR İSYAN EDİYOR
Sekiz kişinin hayatını kaybettiği sel felaketi sonrası karanlığa gömülen ve yolların neredeyse tamamı balçığa dönüşen Artvin’de vatandaşlar yetkililerin duyarsızlığına isyan ediyor.
Sel felaketi sonrası ilçelerin birçoğunda elektrik ve suların kesildiğini belirten bölge vatandaşları çaresiz kaldıklarını ve ne yapacaklarını bilemediklerini dile getiriyor.
CNN Türk’te yayınlanan Güne Merhaba programında canlı yayınına bağlanan Artvin Hopa’da selde etkilenen bir vatandaş, “Elektrik yok, su yok, ekmek yok; yardıma gelen yetkili de yok, çaresiz durumdayız” diyerek yetkililerden yardım istedi.
Birgün