Connect with us

Dersim News, Dersim Haber, Dersim

FDG: İslam Temelli Barış Bizi Endişelendiriyor

Diaspora

FDG: İslam Temelli Barış Bizi Endişelendiriyor

Erdoğan ile Öcalan arasında süren “barış” müzakerelerinin İslami temeller üzerine inşaa edilmesinden kaygı duyan Avrupa Dersim Dernekleri bir açıklama yaptı.  
Dersimnews.com/Köln – AKP ve PKK arasında yapılmak istenen  yeni “Yavuz ve İdris-i Bitlisi” anlaşması başta Aleviler olmak üzere bir çok kesimi kaygılandırıyor. 21 Mart’ta açıklanan Abdullah Öcalan’ın mektubunda “Türklerle Kürtler İslam bayrağı altında birleşmeli” çağrısına Alevilerden ve demokratik çevrelerden tepki geldi. Öcalan’ın mektubuna ilişkin bir açıklama da Avrupa Dersim Dernekleri Federasyonu’ndan (FDG)  geldi.

FDG’nin açıklamasında “İslam bayrağı altındaki ortak yaşam“a ve büyük acılara vesile olmuş ortak tarihinize dair vurgular, bizlerde büyük endişelere neden olmaktadır.” denildi.
“Barış sevincine ortak olmak, rengimiz ile katılmak isterdik” başlığıyla yapılan açıklamada R. Tayyip Erdoğan ve Abdullah Öcalan’a  “barış süreci”ne ilişkin çağrı yapıldı.

 

SUNNİ İSLAM TEMELLİ BARIŞ BİZİ KAYGILANDIRIYOR

Sayın Başbakan;

Yıllardır süren Kürt ve Türk halkının kardeş kanına dur demek için ortaya güçlü bir irade koydunuz. Bu tarihi girişiminiz ile başarılı bir barış gelir mi bilemeyiz, ancak kardeş kavgasına son verme uğraşınız dahi büyük bir cesarettir. Bizler, bu cesaretinizden dolayı sizleri kutlamak istiyoruz.
Bunun politik bir manevra olmadığını umut ediyor ve bu vesile ile Dersimliler olarak beklentilerimizi sizinle paylaşmak istiyoruz.

Sayın Başbakan

Anadolu ve Mezopotamya topraklarının en yaralı yanı Alevi / Kızılbaş yanıdır. Yani bir yanıyla Dersim’dir. İsterdik ki, bu barış girişimlerinde yer alalım, çaba gösterelim. Hürriyet ve özgürlük bayrağını sizlerle beraber, özgür, eşit ve her yönüyle demokratik bir toplum yaratmanın vesilesi kılalım. Ancak ne yazık ki bu süreçde bizim adımız dahi geçmiyor. Eşit haklar, eşit vatandaşlık, demokratik hak ve özgürlük söylemleri yerine, Sunni-İslam değerleri temelinde bir barış yapacağız izlenimi bizleri endişelendiriyor.

ALEVİLER ÇALDIRAN MAĞDURUDUR

Söylemlerinizde „İslam Bayrağı“, „Çaldıran’dan Çanakkale’ye“ ve „ortak tarihe“ vurgusu yapmaktasınız. Doğrudur ortak bir tarihiniz var ancak unutmayın ki bu ortak tarihin mağdurları da var. Sizin bu vurgulamalarınız, mağdurların yaşadıkları o acı trajedileri yeniden hatırlatmaktadır.

İnsanın yaradılışına aykırı olarak „Tek dil, tek millet“ yaratmak isteyenler milyonlarca insanın gözyaşına ve ahına vesile oldukları gibi „tek inanç“, Sunni İslam girişim de korkarız ki büyük acılara neden olur. Çözüm tekçilikte değil, herkesi olduğu gibi kabul etmekte yatıyor. Sizin de pek çok kez vurguladığınız gibi etnik ve kültürel farklılıklar ülkemizin zenginliğidir. Bu farklılıkların resmen tanınması ve anayasal güvence altına alınması toplumsal barışa hizmet edecektir. Etnisitesi, kültürü, dini ve dili ne olursa olsun devletin tüm vatandaşlarına eşit davranması uygarlığın gereğidir. İnsan hakları, demokrasi ve hukuk devleti yönünde atacağınız adımlar bu hassasiyetleri göz önünde bulundurursa ancak gerçek demokrasiye ve barışa hizmet edecektir.

DERSİM VE ALEVİLERDEN BAHSETMEDİNİZ

Sayın Öcalan

Barış`ın sağlanması için, silahların susması ve hak arama mücadelelesinin şiddetden arındırılması yönünde ortaya koydugunuz iradeyi çok anlamlı buluyor ve destekliyoruz. Bu vesile ile beklenti ve sitemimizi sizin ile de paylaşmak istiyoruz. Atalarının tarihte maruz kaldıkları mezalime isyan eden binlerce yiğit Dersim evladını Kürt hareketine katıldı. Mazlum Kürt Halkının çektiği acıları en iyi Dersim anlar. Dersim, tarihde her zaman mazlumların sığınağı olmuştur, olmaya da devam etmektedir.

Siz hem Kürt hem de Türk tarihini bilirsiniz. İdris-i Bitlisi ve Yavuz Sultan Selim arasındaki ittifakın Anadolu Alevilerine yaşattıklarını bilmeyen biri değilsiniz. Kemalist Cumhuriyetin Dersime büyük acılar ve felaketler getirdiğini çok iyi bilirsiniz. Dersim’de yaşananlardan habersiz olamazsınız. Ortak mücadele, birlikte kurtuluş“ diye yola çıktınız. Ancak gelinen süreçte tek kelime ile „Dersim`den ve Alevilerden bahsetmediniz. „İslam bayrağı altındaki ortak yaşam“a ve büyük acılara vesile olmuş ortak tarihinize dair vurgular, bizlerde büyük endişelere neden olmaktadır.

DERSİM’İN ÇIĞLIĞINA KULAKLARINIZI KAPATMAYINIZ!

Sayın Öcalan ve Kandil Yönetimi

On binlerce evladını toprağa vermiş, kendi kutsal topraklarından göç ettirilmiş, büyük mağduriyetler yaşamış Dersim`in çığlığına kulaklarınızı kapatmayın. Türkiye halklarının sizden beklentisi İdris-i Bitlisi ile Yavuz Sultan Selim‘in Çaldıran ittifağının devamı değil, ülkenin bir bütün olarak demokratikleşmesi, her halkın ve inancın kendisi gibi yaşamasının anayasal güvence altına alınmasıdır.
Barış sevincine ortak olmak, rengimiz ile katılmak isterdik. Üzgünüz çünkü, kendimizi dışlanmış hissediyor; hassasiyetlerimizin gözönüne alınmadığını düşünüyoruz!

BİZİ YOK SAYMANIZ BÜYÜK BİR HATA OLUR!

Sayın Erdoğan, Sayın Öcalan

Bilinmelidir ki biz teredütsüz barışın tarafındayız. Akan kan mutlaka durmalı, anaların gözyaşı dinmelidir. Dağlarımızın bombalanması, ormanlarımızın yakılması, topraklarımizın kan ve gözyaşı ile anılması son bulmalıdır. Munzur`da, Cudi`de, Karadeniz`de, Tur Abidin`de, Ararat`da çiçekler kan ile değil yağmur ile sulanmalıdır.
Türkiye her ne olursa olsun çağdaş ve modern dünyanın yanında yerini alarak hukuk ve demokrasiyi hayata geçirmelidir.
Aleviler, Dersimliler barış yönündeki tüm söylemleri dikkatle izlemektedirler.
Dışlanmamız ve yok sayılmamız tarihi bir hata olur. Tarihsel mağduriyetimizle gereken yüzleşmeleri yapmayan, tersine onu arka plana itecek bir barış girişimi yarım kalır.
Sizden, milyonlarca Aleviyi ve özellikle de Dersimliyi rahatlatacak somut adımlar, bu sevince bizi de ortak edecek bir duruş bekliyoruz.
Biz de kendi telep ve renklerimiz ile barış sürecine dahil olmak istiyoruz „barış, haştiye, aşiti“ diyoruz.
Kasım 2009 tarihinde Cumhurbaşkanı Sayın Gül‘e ve Kasım 2011 tarihinde Sayın Arınç’a sunduğumuz mektupları ve 4 Mayıs Dersim Tertelesini Anma Günüdür deklerasyonunu bilginize sunuyoruz.

24 Mart 2013
Avrupa Dersim Dernekleri Federasyonu
Eşbaşkanlar

Leyla GÜNDÜZKANAT Metin BOZDAĞ

Sosyal medyada paylaşın
        
   
4 Comments

4 Comments

  1. Musa kardemir

    26/03/2013 at 10:34

    FDG’ nin bu bildiriyi yayinlamasi çok olumlu ve yerinde birsey oldu
    Gerçekten, Dersim’in özgün kimligi kulturu bir kez daha Turkiye egemen guçleri ve egemen guç olmaya aday diger guçler tarafindan hiçe sayiliyor Islam bayragi altindaki hesaplara kurban ediliyor

    Türkiye’ye serilmeye çalisilan islam bayragi örtüsü, Dersim’den bu hareketlere su veya bu nedenle katilanlkari bir kez daha dusundurulmelidir

    Dersim’in rengini her alanda ve duzeyde savunmaya, korumaya devam edelim

  2. Hasan Yıldız

    26/03/2013 at 23:08

    Dersimliler barış sürecine çok hazırlıklı girdiklerini düşünüyorum. İlk ateşkesleri hatırlıyorum sesimizi duyan yoktu. Her tarafta ateşkes olmuş ama Dersim’de silahlı çatışma devam etmişti. Şimdi barış süreci ve ben ona Dersim’in zeka pırıltısı diyorum, BirGün gazetesine verdiği söyleşide Alevilere dair sözler yer almazsa barış konuşmasında, Dersimliler ve aleviler kendini dışlamış hissedecek dedi. Haydar Karataş’ın bu öngörüsü doğru çıktı, herkes var biz yokuz. Tutturmuşlar dinden bahsetmiyor Öcalan uluslardan bahsediyor diyorlar. Nasıl uluslardan bahsediyor, bal gibi dinden bahsediyor: diyor Çaldıran’dan bu yana ortak bir tarihe sahibiz, Selahattin Demirtaş da bugün bunu onayladı, bin yıllık din kardeşliği dedi. İslam asimilasyon yapmamıştır dedi.
    Bizim bu inancımız niye ayaklar altıdandır? bize zorla namaz kıldıran kimler? Ziyaretlerimizi tarumar eden kim?
    FDG kimsenin yapmadığını yaptı, o kendine sosyalist, marksist leninist, maoist diyenlerin göstermediği cesareti gösterdi. Dersimliler artık kendi bilincini oluşturdu BEYLER, bundan böyle kendi sorunlarımızı size ihtiyaç olmadan dillendireceğiz. FDG küllerinden yeniden doğmuştur. Bu bir gelecek deklerasyonudur, içeriği, söylemi ve belirlemeleriyle. Barış istiyoruz, gerçek bir barış.

  3. malim

    26/03/2013 at 23:13

    FDG;yayinladiginiz bildiriyi olumlu ve yerinde buluyorum ancak benim göz yasimi dindirmiyor cünkü yeni kurulacak anayasada hakimiz yazilmadimi yüzyil daha betlemek zorundayiz.

  4. Ali Hidir

    22/05/2013 at 17:21

    Diplomatik bir üslüpla kaleme alinmis seviyeli,hakli bir cagri destekliyorum,desteklenmesi gerekir.

Leave a Reply

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

19 + thirteen =

More in Diaspora

To Top