Siyaset
Yine Özgür Politika Gazetesi Yine Dersimlilere Hakaret!
Diyarbakır’da yüzbinlerce kişi şeriat nidalarıyla kutlu doğum haftası etkinlikleri düzenliyor ve BDP milletvekili Altan Tan bu güruha öncülük ediyor. Gıkınız çıktı mı? Yoksa halkımızın dini hassasiyetleri diyerek görmezden mi geldiniz?
Herkesin malumu; son genel seçimler sonrası, Dersimlilerin BDP’den çok CHP’ye oy vermesi sebebiyle, Kürt hareketinin yayın organlarında, Dersimlilere hakaret içeren yazılar yayınlanmıştı. Özgür Politika ve malum yazarları ise bu cenahın başında yer aldı. Dersimlilere ana avrat küfreden Ahmet Kahraman denen “mahlukat” hala bu gazete “yazar” olarak pazarlanıyor.
Özgür Politika, Dersimlilere aşağılayıcı ithamların bulunduğu yeni bir yazıya iki gün önce gazetesinde yine yer verdi. Ferda Çetin imzalı yazı, Kürt hareketinin Dersim’e hitap eden yayın organı olarak bilinen “Newede Dersim” isimli internet sitesinde de kendisine yer buldu. Çetin’in yazısında yer alan bölümü olduğu gibi veriyoruz;
“Amed ve Dersim de bu illerin içinde. Amed’de AKP’den Çalışma Bakanı Faruk Çelik’in aday olacağı belirtiliyor. Dersim’de ise AKP’nin “Tunceli Belediye Başkanı Adayı” kesinleşmiş gibi: Tunceli CHP eski milletvekili, Deniz Baykal’ın bir zamanlar sağ kolu konumundaki Sinan Yerlikaya. Sinan Yerlikaya şimdilerde AKP Tunceli İl Başkanı. Düzen partilerinin programları ve pratikleri arasında önemli bir farklılık olmadığı için, Sinan Yerlikaya’nın AKP il başkanı oluşunda bir tuhaflık yok. Kamer Genç de darbe döneminin Danışma Meclisi’nde yer almış; doksanlı yıllarda Kürdistan’ı harabeye çeviren Çiller-Ağar hükümetinde milletvekilliği yapmıştı. Buna rağmen CHP Tunceli milletvekili olarak yeniden seçilmiştir. Utanç duyulacak ve nedamet getirilecek bu durumun, ne CHP için, ne Kamer Genç için, ne de Kamer Genç’e oy verenler bakımından ciddi bir sorun teşkil etmemesi, politika ahlakı bakımından ayrıca üzerinde durulması gereken bir durumdur.”
Ferda Çetin şahsında, Kürt medyası ve Kürt hareketine birkaç soru;
1-Lafı Amed ve Dersim’den açmışsınız fakat Amed’i bırakıp, Dersim üzerinden Dersimlilere hakaret ederek devam etmişsiniz. Sizin çerçevenizle hareket edelim ve BDP’ye oy vermeyen herkesi; “utanç duyulacak”, “nedamet getirilecek”, “politika ahlaksızları” olarak nitelendirelim. Peki; Diyarbakır’da, Batman’da, Hakkâri’de, Siirt’te, Urfa’da, Ağrı’da, Bingöl’de vb. illerde milyonlarca kişinin AKP’ye oy vermesi sizin için sorun teşkil etmiyor mu? Sizin deyiminizle o illerde yaşayan halk da politik manada ahlaksız mı? Eğer öyle düşünüyorsanız, neden bugüne kadar bu iller üzerine tek bir yazı yazmadınız ve neden BDP’nin yerel seçimlere ilişkin tutumunun değerlendirme yazısında tek hedefiniz Dersimliler oldu?
2-Dersim’deki AKP İl Başkanlarının geçmişi, geleceği, neler yaptıkları sizi ilgilendiriyor anladık peki; Diyarbakır’daki, Batman’daki, Hakkâri’deki, Siirt’teki, Urfa’daki, Ağrı’daki, Bingöl’deki AKP il başkanlarına yönelik tek kelam ettiniz mi?
3-Diyarbakır’da yüzbinlerce kişi şeriat nidalarıyla kutlu doğum haftası etkinlikleri düzenliyor ve BDP milletvekili Altan Tan bu güruha öncülük ediyor. Gıkınız çıktı mı? Yoksa halkımızın dini hassasiyetleri diyerek görmezden mi geldiniz?
4-Daha birkaç hafta önce, Kürt illerinden akın akın gencin Suriye’ye şeriat uğruna savaşa gittikleri ortaya çıktı. Bir köşe yazısında, bu illerde yaşayan insanların hali için utanç verici bir durum dediniz mi?
5-Dersimlilere yukarıdaki aşağılayıcı sıfatları yakıştıran Çetin ve türevleri acaba kendi doğdukları bölgeler üzerine bu kadar kafa yormaktalar mı? Mesela, Ferda Çetin, kendi memleketi Baskil’de son genel seçimlerde ilk iki partinin AKP (% 82) ve MHP (% 8.59) olduğunu ve BDP’ye yok denebilecek seviyede oy çıktığını biliyor mu? Biliyorsa, Baskil üzerine kafa yormak yerine devrimcilerin ve solun her daim kalesi olmuş Dersim’e hakaret etmenin “politik ahlaksızlık” olduğunun bilincinde mi?
Bu soruları, hem ‘sayın’ yazara ve hem de onun şahsında her fırsatta Alevilere ve Dersimlilere saldırmayı ve hakaret etmeyi kendine meslek edinmiş tüm şahıs ve çevrelere yönelterek bir gerçekliğin altını çizmek niyetindeyiz. Bu gerçeklik, Dersim’de BDP’ye oy vermeyenlere karşı geliştirilen saldırı ve hakaret biçimindeki yaklaşım ile Kürdistan’da BDP’ye oy vermeyenlere karşı gösterilen nezaket ve hoşgörü arasındaki derin çelişki, tutarsızlık ve çifte standarttır. Tarihi boyunca, gerek Osmanlı ve gerekse T.C. devletinin temsil ettiği egemen zihniyet tarafından, diğer toplumlarla kendisi arasında uygulanan çifte standart nedeniyle zulüm ve baskı altında yaşamak zorunda bırakılmış Dersimlinin, bundan sonra da yeni egemen zihniyetler tarafından bir çifte standarda tabi tutularak baskı altına alınmaya çalışılması tarihin garip bir cilvesi olsa gerek.
Dersimnews.com