Haberler
Zazaca Üzerindeki Baskılara Tepki
Aralarında dil bilimcilerin de olduğu bir grup yazar ve akademisyen RTÜK’ün Zazaca’ya uyguladığı ayrımcı yaklaşım nedeniyle RTÜK’e tepki gösterdi.
Dersimnews.com – Aralarında dil bilimcilerin de olduğu bir grup yazar ve akademisyen RTÜK’ün Zazaca’ya uyguladığı ayrımcı yaklaşım nedeniyle RTÜK’e tepki gösterdi.
İşte o açıklama:
Zazacaya ideolojik değil, bilimsel yaklaşım mutlak bir zorunluluktur!
Zazaca, Kürtçe, Lazca ve Abhazca gibi dillere tanınan seçmeli ders hakkı ile birlikte Anadolu’da Türkçe dışındaki yaşayan dillere dair hukuksal bazda tanınan haklar ve atılan adımlar, bizleri sevindirmiş, bu konuda Anadolu’nun kültürel zenginliğini günümüze taşıyan tüm yerel dillerimize de ilerde aynı hakların tanınacağına dair umutlarımızı arttırmıştır. Bu adımların anadilde eğitim hakkının tanınması ile sonuçlanmasının beklentisi içindeyiz.
Ancak RTÜK’e Zazaca dilinde yayın lisansı için yapılan bir başvuru nedeniyle, RTÜK’ün konuya ilişkin değerlendirmesi esnasında bir üyenin Zazacanın bir dil değil Kürtçenin lehçesi olduğuna dair muhalefet şerhi üzerine, konu YÖK’e intikal etmiş ve YÖK de konuyla ilgili Artuklu Üniversitesi ve Bingöl Üniversitesi’nden görüş istemiştir. Artuklu Üniversitesi Yaşayan Diller Enstitüsü kendi fikrini belirterek Zazacanın Kürtçenin bir lehçesi olduğunu basın yoluyla deklare etmiştir. Bingöl Üniversitesi de konuyla ilgili hazırladığı görüş dosyasında Zazacanın iddia edildiği gibi Kürtçenin bir lehçesi değil, bağımsız bir dil olduğunu delilleriyle birlikte ortaya koymuştur.
Zazacaya lehçe veya bir alt dil sıfatını vermek dilbilimsel açıdan dayanaktan yoksun olup, Zaza diline sadece siyasi zorlamayla yaklaşıldığının göstergesidir. Zira, Zazacanın İranoloji bilimindeki yeri 100 yıl önce belirlenmiş (Oskar Mann, Karl Hadank), Zazacanın başlı başına bir dil olduğu kanıtlanmış ve bu doğrultuda özellikle Almanya’da dilbilimsel ve etnolojik araştırmalar yapılmış[1], bu bağlamda hazırlanan iki doktora tezi de 1998 yılında (Ludwig Paul ve Zülfü Selcan, 1998) yayımlanmıştır. Ayrıca bunlara ilaveten Almanya ve Avusturya Üniversitelerinde Prof. Dr. Jost Gippert, Prof. Dr. Agnes Korn, Prof. Dr. Heiner Eichner gibi Hint-Avrupa dilleri uzmanları ve profesörleri de Zazaca üzerine yaptıkları çalışmalar ve araştırmalar ile Zazacanın ayrı bir dil olduğunu teyit ve tespit etmiş, bu alanda bilirkişi olabilecek bir konum edinmişlerdir.
Zazaca; Kürtçe (Kurmanci, Sorani, Kelhuri), Goranca, Mazenderani, Talişi, Herzendi, Simnani, Beluçi, Farsça, Osetçe, Peştu gibi kırka yakın dil ile akraba bir dildir. Zazacanın kökeni 4000 yıl öncesine dayanan İrani diller grubuna; Hint-İrani (Aryan) dil grupları da Hint-Avrupa dil ailesine bağlıdır. Dolayısıyla İrani dillerde birçok ortak özelliğin bulunması doğal bir süreçtir. Bu dilleri ayırt eden unsurlar ise kendi aralarındaki dilbilgisel farklardır. Zaza dilinin diğer İrani dillerden ve Kürtçeden farkı, hem belirli ünsüzlerin tarihten günümüze farklı gelişmesinden, hem de bugünki yapısıyla da dilbilgisi ve sözcük dağarcığı açısından önemli değişiklikler göstermesidir. Zazaca ve Kuzey Kürtçesi olan Kurmaci dillerinin birbiriyle anlaşma sağlaması uzun dönemlik komşuluk ilişkilerine rağmen mümkün değildir, olamamıştır. “Almanca İngilizcenin lehçesidir” demek ne kadar anlamsız ise, “Zazaca Kürtçenin lehçesidir” demek aynı ölçüde anlamsızdır. “Lehçe” teorisindeki amaç, statüsü olmayan dilleri tahakküm altına almak ve onları ihmal etmektir.
Zazacanın lehçe olduğu iddialarının bertaraf edilmesi ve Zazacanın ayrı bir dil olduğu gerçeğinin kabul edilmesi ile Türkiye’de yaşayan dillerin bağımsız ve özgünlükleri ile yaşamalarına imkan sağlanmış olacaktır. Böylelikle ülkemizdeki kültürel çeşitlilik ve zenginliğin korunması, geliştirilmesi ve gelecek kuşaklara aktarılması hususunda büyük bir katkı sunulacaktır.
Öteden beri Zazacanın bağımsız bir İrani dil olduğuna ilişkin bilimsel kanıları olan pek çok dilbilimci varken; çok sayıda Zaza dil emekçisi, romancısı, öykücüsü, şairi, sanatçısı kendi dilinde yüzlerle ifade edilen eserler ortaya koymuşken; günümüzde bazı Avrupa Üniversitelerinde konuyla ilgilenen birçok yabancı akademisyen Zazacayı ayrı bir kimlik tanımı içinde ele almışken, gerçeklere yüzünü dönmek bilimsel ve adil bir duruş değildir.
Sonuç olarak Zazaca ve Kürtçe aynı coğrafyada konuşulan birçok İrani dil gibi iki kardeş dildirler. Türkiye’de konuşulan Türkçe dışındaki dillerin bir arada yaşamalarının önündeki engeller kaldırılmalı, ülkemizdeki tüm dillere hak ettikleri statü verilmelidir.
02.07.2012
Enstitüyê Zazaki e.V. – Zaza Dil Enstitüsü Frankfurt
Bonê Kulturê Ma e.V. – Zaza Kültürevi Mannheim
Dr. Oktay Göktaş (Fizikçi ve Zazaca eğitmeni, Tunceli Üniversitesi)
Dr. Hüseyin Çağlayan (Politolog)
Dr. Kahraman Gündüzkanat (Pedagog)
İlyas Arslan (Dilbilimci, Köln Üniv.)
Mesut Keskin (Dilbilimci, Frankfurt Üniv.)
Fahri Pamukçu (Araştırmacı, eğitmen)
Faruk Eren (Eğitmen)
Roşan Hayıg (Yazar)
Hasan Dewran (Psikolog, şair)
Hesenê Reqasa (Araştırmacı)
Mıstafaê Tornêğeyali (Araştırmacı)
Berfin Jêle (Yazar)
Sait Çiya (Yazar, araştırmacı)
U. Pulur (Araştırmacı)
Kemal Akay (Yazar)
Ali Kaya (Araştırmacı, tarihçi)
X. Çelker
Êli Bıra
Hüseyin Şimşek (Gazeteci, yazar ve Zazaca eğitmeni)
Haydar Şahin
Hawar Tornêcengi (Şair, yazar)
[1] Oskar Mann, Karl Hadank- Mundarten Der Zaza Hauptsächlich aus Siwerek und Kor. Berlin 1932
Ludwig Paul: Zazaki, Gramatik und Versuch einer Dialektologie, Wiesbaden, 1998, ISBN:3-89500-098-1
Zülfü Selcan: Grammatik der Zaza Sprache, Berlin 1998, ISBN:3-928943-96-0
Kahraman Gündüzkanat: Die Rolle des Bildungswesens beim Demokratisierungsprozeß in der Türkei unter besonderer Berücksichtigung der Dimli (Kırmanc, Zaza-) Ethnizität, ISBN: 3-8258-3132-9 )
Terry Lynn Tood: A Grammar Of Dimili, Also Known As Zaza, Michigan, 1985, ISBN:91- 973977-0-9.
Kâzım Aktaş: Ethnizität und Nationalismus – Ethnische und kulturelle Identität der Aleviten in Dersim. Frankfurt, 1998. ISBN 3-88939-502-3.
Hülya Taşçı: Identität und Ethnizität in der Bundesrepublik Deutschland am Beispiel der zweiten Generation der Aleviten aus der Republik Türkei. Berlin, 2006. ISBN 3-8258-9619-6.
bertal
19/08/2012 at 18:23
Kirmancki’nin yasamasi ne rtuk’un ne de baska bir kurumum veya kisinin bu dili tanimlamasina bagli degil. Bu dili konusabilenler konusmuyor, çocuklarina ogretmiyor ondan sonra da “vay efendim kurlar bizi mahfetti, turkler bizi mahfetti, rtuk bizi mahfetti…” Sima Ritik mitik caverde, zonê xo qeseybikere, qeseybikere, qesebikere…
ZAZA ALVOZ
29/08/2012 at 18:27
20 EKİM TÜNEL-TAKSİM MİTİNG VE YÜRÜYÜŞ SONUNDA BASINA VE KAMUOYUNA YÖNELİK DİLE GETİREBİLECEĞİMİZ OLASI TALEPLERİMİZİN BİR TASLAĞI
-Dilimizi, kültürümüzü, kimliğimizi istiyoruz.
-İnanç özgürlüğünü istiyoruz.
-Kimliğimiz, dilimiz ve inan…cımız anayasal güvenceye kavuşturulsun.
-Anadilde eğitim hakkı istiyoruz.
-TRT kurumunda Zazaca yayın yapan bir kanal kurulsun.
-Zaza dili ve kültürü üzerine üniversitelerde daha fazla bilimsel-akademik çalışma yapılsın
-UNESCO’ nun tespitlerine göre, Zazaca kaybolma tehlikesiyle karşı karşıya olan diller arasındadır. Zazacanın yaşaması sağlansın.
-Zaza halkı Türk’den ve Kürt’den ayrı bir halktır.
-Zazaca Kürtçenin lehçesi değil, başlıbaşına müstakil bir dildir.
-Halkımızın yaşadığı bölgede-dağlarda yıllardır süren savaş halkımızın savaşı değildir. Bu savaşa son verilmelidir.
-Bu savaş yüzünden köylerini terk etmek zorunda kalmış olan halkımızın tekrar geri dönüşleri için uygun-ekonomik koşullar sağlansın.
-Halkımızın yaşadığı bölgeyi insansızlaştıracak ve doğayı yok edecek olan barajlar yapmaktan vazgeçilsin
-Doğamız, doğal yaşam alanlarımız, kutsal saydığımız alanlar-mekanlar tahrip edilmesin.
-Hiçbir toplum kesimi, kimliğinden, dilinden, inancından, etnik kökeninden dolayı dışlanmasın, ötekileştirilmesin.
-Eşit yurttaşlık istiyoruz, eşit yurttaşlık sağlansın.
-Barış ve kardeşlik istiyoruz, barış ve kardeşlik sağlansın.( http://www.facebook.com/#!/photo.php?fbid=340397036051371&set=a.293781980712877.65448.169525083138568&type=1&theater )