Alevilik
Alevi Federasyonu Kongreye Giderken
ABF kongresi, “laik demokratik yeni bir Türkiye” perspektifine uygun olarak Alevi hareketinin bütün renklerinin içinde yer alacağı bir yönetim oluşturabilmelidir.
Pazar günü Ankara’da Türkiye’nin en büyük Alevi kuruluşu olan Alevi Bektaşi Federasyonu’nun (ABF) kongresi yapılacak. Alevi Kültür Dernekleri’nin, Pir Sultan Abdal Kültür Dernekleri’nin de üyesi olduğu ABF’nin yaklaşık 150 bin üyesi var…
Gezi, Soma, Okmeydanı derken yanında hep bir Alevi lafı da geçer! Bu kadar sık Alevi lafı geçerken, konuşması gereken Aleviler olsa da, daha çok başkaları konuşur. Merkez medya Alevilere “Anti Kapitalist Müslümanlar” kadar bile siyasi değer vermez. Merkez medyada Aleviler adına Alevi olmayanlar veya daha çok AKP’ye yakın olanlar konuşur…
ABF kongresi asıl bu yüzden önemli. Yani ABF kongresi kendi adına konuşanlara “bir durun bakalım” demeli ve “kendi konuşmaya” başlamalı… Nasıl mı? Önce birkaç belirleme yapmalı…
Adı “Alevi sorunu” olarak konulmuş olsa da aslında bu ülkede Alevi sorunu yok! Geçmişi çok daha eskiye dayansa da en azından 16. yüzyıldan bu yana bütün siyasal iktidarların Aleviliği eşit bir inanç, Alevileri de eşit yurttaş olarak görmemesinden kaynaklanan ciddi bir sorun var! Bu anlamıyla;
1. Siyasi iktidarın “sorun” dediği “Alevi sorunu” Türkiye’nin en eski ve gerçek anlamda çözümü istenmeyen bir sorunudur! 100-150 yıllık Kürt sorunundan da, Ermeni sorunundan da çok daha eskidir.
2 .Bin yıldır çözülmemiştir! Çünkü bu sorunu çözmek “eşit yurttaşlığı” kabul etmekten, “tek mezhebi” reddetmekten geçeceği için istenmez! Çünkü siyasal iktidar bilir ki; “eşit yurttaşlık” kurulu düzenin DNA’sını bozar, “tekçi” yaklaşımları bitirir!
3. Bu yüzden siyasal iktidarların “çözüm” diye sunduğu bütün modeller dayatma üzerine kurgulanır ve asıl olarak kendine benzetme ve asimilasyon hedeflenir.
4. AKP örneğinde olduğu gibi, Aleviler dayatmayı ve asimilasyonu reddettiklerinde ise bu kez devreye, “Alisiz Alevilik” ya da “Ateist Aleviler” tezleri girer. Bu tezleri, kurumsal anlamda bırakın federasyonları, bir tek dernek bile savunmaz. Olmayan bir şey “varmış” gibi gösterilir. Çünkü amaç, bir türlü kendine benzetemediği, teslim alamadığı Alevi’yi bölmektir!
5. Çünkü bugünkü Alevi artık dünkü Alevi değildir! Farklı adlar altında örgütlenmiş olsa da kafasını kaldırmıştır! Profili değişmiştir! Hak talep etmektedir! Siyasal iktidar başında şapkası, karşısında önünü ilikleyen, mahcup ve bir o kadar da “saygılı” Alevi’yi artık kaybettiğinin farkındadır. Yalnızca iyi türkü söyleyen, iyi rakı masası kuran ve yalnızca Bektaşi fıkraları ile kendisini eleştiren Alevi gitmiş yerine hak talebinde bulunan, “eşit yurttaşlık” isteyen Alevi gelmiştir!
6. Sorun tam da buradadır. Her ay 2,5 milyon kişinin girip çıktığı, dünle kıyaslandığında kendi kimliği ve inancıyla daha da barışık bir hale gelen Aleviler, siyasal iktidar için ciddi tehlikedir! Kaldı ki, Gezi’de, Soma’da, mahallelerde de işte “Bu Aleviler” meydanlardadır! Kendi kurdurduğu “Çakma Alevi dernekleri” de meydanlara çıkan bu Aleviler için “panzehir” olmaktan uzaktır!
7. Bu yüzden Aleviler hedefe oturtulur. “İyi ve kötü” diye kategorize edilir. Dün “kafir” dedikleri “katli vacip” olan Alevi birdenbire “İslam’ın merkezine” oturtulur, “hakiki Müslüman” ilan edilir! Yargıda “Dedelerin etkisi” hep hatırlatılır. Esad ve Kılıçdaroğlu aşağılanır, meydanlarda yuhalatılır… “Alevi ve terör” kavramları ile “Cemevi ve terörist” kavramları ısrarla yan yana kullanılır. Alevi mahalleleri kriminal mahalle olarak lanse edilir.
8. ABF kongresi bütün bu nedenlerden dolayı önemli. Son 20-25 yılda Alevi kimliğinin öne çıkmasında, Alevilerin görünür hale gelmesinde, korkuyu aşmada ve asimilasyona “dur” demede önemli bir rol oynayan Alevi hareketi, artık bir dönemi geride bıraktığının ayrımına varmalı, kendisini yenileyebilmeli ve yeniden yapılanmalıdır!
9. Alevi hareketinin yeniden yapılanabilmesi ve siyasal İslamcılar gibi, Kürt hareketi gibi önemli bir siyasi aktör olabilmesi için “yandık yıkıldık” söylemi üzerine kurulu “mağduriyet edebiyatına” son vermesi ve kendini tekrarlamaktan vazgeçmesi gerekir.
10. ABF kongresi, “laik demokratik yeni bir Türkiye” perspektifine uygun olarak Alevi hareketinin bütün renklerinin içinde yer alacağı bir yönetim oluşturabilmelidir. Çünkü dernek yönetimini “ele geçirmenin” iktidar anlamına gelmediğini, asıl işin “devlet yönetimini ele geçirmek” ve karar mekanizmalarında yer almak olduğunu Alevi hareketi artık görmelidir…
Necdet SARAÇ – Yurt Gazetesi
KIZILBAS SESLENIS
07/06/2014 at 18:56
NECDET SARAC ARKADASIMIZA BASARILAR !
MÜMKÜN MERTEBE YENI BASKANIMIZ GÖRÜNÜMÜNDE
Halkimiz icin önemli sürecten gecerken en güzel arzularla takdire deger bir yönetimin secilmesi dilekleriyle basarili mücadeleler…
Aslan`lar tarihini yazmadikca Avci´lar`in yazdiklari hikayelerle övüne dururlar. Yol Haritamiz Avlanmis`ligimizi,yaralarimizi sararak tarihin düzlügüne cikarip diklenecek marifetimizin önünü acmaliyiz.
Ezberin bozulmasi mutlaktir.Türk Alevi`si Kürt Alevi`si ve Arap Alevi`si de var`dir demek inandirici olmadigini tüm halkimiz er veya gec kavriyacaktir.
Kulaklari cinlasin simdi KIZILBAS HALK BILIYOR KI;Marksisit leninist Idolojinin ulus ve halk tanimi 50 yildir tarihe karisti.Ne Marks ne Stalin ne Lenin ne Mao nede Enver hoca hic biri Ulusal meseleleri yazdirdiklari gibi uygulamadilar.
Amerika Baskani Wilsonun 1913 ve stalinin 1936 azinliklarin kader tain hakki bir millatlik eski fikirler olarak geride kaldi.
Simdi 1948 BM ve 1975 Helsinki Nihayi senedi simdi 1990 Afrika var olma hakki Evrensel hukuk gündemlestirilmelidir.
Ulusal sorun,millet sorunu,kültürel özerklik,din veya inanc öggenligi günümüz sartlarinda bir EVRENSEL HAK olarak Halklarin genel demokrasiistemlerinin icinde ve veBerlesmismilletler nezlinde kabul görmüstür bizim hedefimiz yasadisi.illegal,yok sayilan halkimizin her türden özgenliginin kaderi icin basarili mücadele metodlari yaratmamizdir.
Aleviler vardir,alevilerin kendi inanclari vardir.Aleviler birden fazla dil konusan halk(millet) olarak vardir bu programlara yazilmadikca CEMEVLERI IBADET YERLERI Alevilerin inanc önderleri ve Halkinin genel demokratik talepleri icindedir kabul görmeden olmazlarini sologanlastirarak.
Sol örgütsel idoloji icin,ulusal hareketler türcü ve kürtcüler örgüt idolojileri ve felsefesi icin can cekisiyor.
Esit yurttaslik ve vatandasligin demokratik olmadigi ve demokratik temsili hakkimizi kullanamadigi ve yasal cercevelerde korunmadigini hep YAZMALIYIZ.TARTISMALIYIZ ve SUSTURULMAYA direnmeliyiz,diklenmeliyiz.
Nasilki Filistin nüfuz olarak bizden cok az bir toplum olarak kendi yasalarinca devletlesti ve taninmadigi halde ARAFAT öncülügünde Birlesmismilletler kürsülerinde cikip konusuyordu.avrupalilar ve sag ve sol bloklar özen göstererek el verip diplomasi yapiyor idi bizde ondan az olmamaliyiz.
Bugün 2 milyona yakin Diaspora Alevi (kizilbas halk)Ocakzadelik ve Bektasilik basta olmak üzere Dine inanani da inanmiyanida olsun farkli dinsel yapilanmalara egilimleri olsada kendini müslüman gören dahil yahudilerden daha fazla bir halk olarak variz.Uluslararasini kendi hakliligimizi beyan etmek ve ikna etmek icin mücadele etmeyiz.
Baskalari din devleti kurmus cografyasi yok Mesela 18 milyon ismailili 20 ülkede kurumlasmis,mesela kizildereliler 350 bölgede örgütlü.cingenelerin bile krali var var ve avrupa parlementosuna bas vuru yapip özel statü mücadelesi veriyor.
Avrupa birligi,Avrupa konseyi,Birlesmismilletler,Unesco,Baski altindaki halklar örgütlerine,topraksiz uluslar örgütüne,vs.kurumlari ugrastirmali kendi taleplerimizin planlarini sunmaliyiz.hücre örgütlenmeleri,meclis örgütlenmeleri,parti örgütlenmeleri ne varsa tartismali tartismasiz uygulanmali.
Olmiya ki; PSA adina kendini bilmez K.BÜLBÜLÜM gibileri dalkavuklar,yok Ha-Ho Ha -Klavuz dönmeleri vede kendilerini her dona sokup cikaranlarin oyunlarina gelinmemelidir.
Dostlar sayin halkimiz Öldük öldük dirildik artik Idrisi bitlisiyi öven itler, Yavuza yandas siyasetcileri ayiklamanin zamani geldi gecti.
Alevi`lerin tek yolu ve kurtulus hedefi Uluslararasi örgütlenmek, kendi gücüyle kendince Devlet teskilatli olmak icin Proje gelistirmektir.
Cözümsüzlük Kizilbas`a mülksüz´lük, Dersim`e tahammülsüz´lük statikocu inkardir.
Halkimiz halklarin kardesligini karsilikli saygi demokrasi cercevesinde özgürlük icin savunur.
Halkimiz Revizyonist,oportonist,milliyetci,bölücü,inkarci.ilhakci oyunlara gelmez.
Bizden baska biz yok diyebilecek Kizilbaslar omuz omuza !
Aleviler özgür Aleviler var olmalidir !
MARKSIST IDOLOJI YOKKEN ALENILER VARDI
DERSIMIN KIZILBAS DIK DURUSU VARDI KÜRTCÜLER YOKTU
KIZILBASLARIN SESI